Varlık Fonu kavramının tamamen çarpıtıldığını belirten Av.
Adil Demir, Türkiye’de Varlık fonu ismi yalandır, kandırmacadır dedi.
Varlık Fonunun dünyadaki uygulamasının özünde devlet fonu olarak geçtiğini, yani devletin zenginliğini dile getirdiğini ifade eden Av. Demir, Varlık fonunun temel prensibi, para parayı çeker. Yani varlığınız ne kadar büyük ise benzer yatırımlar yaparak kazanacağınızdan daha çok kazanır, hareket serbestliği ve güç elde edersiniz.
Buradan hareketle farklı kaynaklardan gelen paranızı ortak bir havuzda toplayıp, yerel yada uluslararası para, emtia ve yatırım piyasalarında oynarsınız” dedi.
Av. Adil Demir, konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada şu sözlere yer verdi;
“Kime ne kazandırır? Kuruluş amacına bağlı olarak, kazandığınız para ile yeni yatırımlar yapar, mevcut yatırımlarınızı daha karlı hale getirir, teknolojinizi yeniler, yeni alanlara girer, maliyetlerinizi düşürür ve benzeri gibi işler yaparsınız. Böylece daha çok kazanır, devletinizi ve dolayısıyla halkınıza daha iyi şartlarda yaşama imkanı sağlarsınız. Örneğin elinizde para var ise kimi kalemlerde vergi yükünü azaltırsınız. Sağlık hizmetlerini bedava yapabilirsiniz, sosyal hizmetlerin kalitesini artırır, emeklilerinize, işsiziniz varsa onlara daha çok kaynak aktarabilir, devlet her ne yaparsa daha iyi yapabilir duruma getirir, en azından kendiniz yatırım yapamayacak durumda iseniz en azından paranızın değer kaybetmesine engel olursunuz.
Ancak bu fonların olmaz ise olmaz şartı şudur; devletin elinde artık ve yüksek miktarda para vardır. Bu parayı koyacak yer bulamayıp, fon aracılılığı ile yatırımlara yönlendirir. Elinizde giderlerinizden fazla para olması şarttır. Bunun en iyi örneği kuzey ülkeleri, Norveç ve benzeri gibi ülkelerdir. Norveç’in petrol gelirleri patlamış, parayı koyacak yer bulamadıklarından bu işlere girmişlerdir. Malum artık para durduğu yerde durursa her geçen gün ziyandır.
Tabi bütün bunlar normal şartlar altında.
Peki bizde durum nedir?
1. Varlık fonu ismi yalandır, kandırmacadır. Kavramların çarpıtılmasıdır. Yukarıda dediğim gibi varlık fonunun olmaz ise olmaz şartı devletin elinde fazla para bulunmasıdır. Bizde böyle bir şey yoktur.
2. Peki bu durumda ne yapılmaktadır. Devletin elinde kalan son 3-5 firma ve kıymet bu fona devredilerek içi doldurulmaya çalışılmaktadır.
3. Bunun sonucu söz konusu bu devir edilen firmaların artık paraları fon için bir sermaye birikimi mi oluşturacak, yoksa başka bir şey mi olacaktır? Bilemiyoruz. Uygulamayı göreceğiz. Ancak geçmiş dönem ve bunların zihniyeti gösteriyor ki sonucun pek hayırlı olmayacağı aşikardır.
4. Peki amaç nedir? Muhtemelen devlet bu firmalar aracılığı ile borçlanacak, borç devlete ait değil de fona aitmiş gibi bir görüntü verilmek istenecektir. Yersen.
5. Yada fon elindeki kendine devir edilen bu şirketleri denetim dışı satıp savıp yeni para kaynağı yaratılacaktır.
6. Bu firmaların karları devlete gelir yazmak yerine, fona gelir olarak yazılacak dolayısıyla denetimsiz olarak harcanma imkanı yaratılacaktır. Muhtemelen başkanlık sisteminde bu işler daha bir keyfi idare edilecektir.
7. Sonuç; bugüne kadar devletin olan elimizde kalan bir kısım şirketlerin sorumsuzca yönetilip gelirlerinin sorumsuzca harcanabilmesi için başka bir kılıf uydurulmaya kayıt dışına alınmaya çalışılmaktadır.
8. Ortada bir para olmadığına göre olay bu şekilde neticelenecektir. İyi niyet olduğunu asla düşünemiyorum.”