Zaman ne kadar hızlı geçiyor. 12 Eylül askeri darbesi olalı 37 yıl olmuş. O gün on yaşımda olanlar 47 yaşında, aynı tarihte doğanlarsa 37 yaşında. Ülkemizi darbe sürecinde büyümüş insanlar yönetiyor. Bu nedenle ülkemiz yeni ufuklara yelken açmak yerine, geriye öykünüyor. Niye böyle oluyor diye soruyorsanız, rakamlara bakmakta yarar var diyorum.
Bakalım…
12 Eylül askeri darbesinin ardından 650 bin kişi göz altına alındı, 1 milyon 683 bin kişi fişlendi. Açılan 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı, 7 bin kişi için idam cezası istendi. 517 kişiye idam cezası verildi, 50 kişinin cezası infaz edildi. 98 bin 404 kişi örgüt üyesi olmak suçundan yargılandı, 30 bin kişi sakıncalı olduğu için işten atıldı. 14 bin kişi yurttaşlıktan çıkarıldı, 30 bin kişi siyasi mülteci olarak yurtdışına gitti. 171 kişinin gözaltında işkenceden öldüğü belgelendi. 937 film sakıncalı bulunduğu için yasaklandı. 23 bin 677 derneğin faaliyeti durduruldu. 3 bin 854 öğretmen, üniversitede görevli 120 öğretim üyesi ve 47 hakimin işine son verildi. Gazeteler 300 gün yayın yapamadı, 13 büyük gazete için 303 dava açıldı, 39 ton gazete ve dergi imha edildi. Cezaevlerinde toplam 299 kişi yaşamını yitirdi, 14 kişi açlık grevinde öldü.
İşimiz kolay değil.