"Pahalı içerik üretip ücretsiz erişime açarak sektörü
her geçen gün aşağıya çekiyoruz.
(...)
Medyanın tüm aktörleri bir araya gelip sorunlara ortak
çözümler üretmeli, Almanya modeli gibi televizyonları izlemenin bir ücreti
olmalı.
(...)
Günde 15 lira verip sigara alan, 5 liraya bir bardak çay
içen okuyucu 1 lira verip gazete okumuyorsa ortada büyük bir sorun var
demektir.
Diyoruz ki, medyanın tüm aktörleri artık bir araya gelmeli
ve sorunlarını konuşup ortak çözümler üretmeli."
***
Bu açıklama;
Demirören Medya Holding İcra Kurulu Başkanı Mehmet Soysal'a
ait!
Aslında; ortada büyük 1 sorun değil, meslektaşımız Erdem
Gül'ün ifadesiyle; "büyük 1'den fazla sorun" vardı ama Demirörenciler
farkında değildi.
Herhalde Gülhane Parkı'ndalardı(!)
Ne de olsa "hayatında tek kitap okumamış" patrona
sahiptiler!
Objektiflikten uzak haberleriyle, sürekli işten çıkarmalarla
anılan medya grubu değil miydiler?
Gazetelerini kendi şirketlerinin reklamıyla bezetenler(!) ne
zamandan beri gazetecilik dersi verebilirlerdi topluma?
Melis Alphan ne kadar yerinde benzetimde bulunmuş şu
ifadesiyle;
"Demirören ailesi için medya patronluğu, üzerlerinden
dökülen bir elbise gibi.
Hiç olmuyor..."
***
Doğan Medya'yı satın almak için Ziraat Bankası'ndan 675
milyon dolar kredi çekenler!
Satın alınan gazete ve televizyonlara itibar ve
tiraj-reyting kaybı tırmandıranlar!
(600 bin küsur tirajı ile Türkiye’nin en çok satan gazetesi
olan Posta’nın tirajı 185 bine kadar düştü.
“Amiral Gemisi” Hürriyet’in 500 bin sınırındaki tirajı 275
binlerde.
Vatan ise kapatıldı!..)
Ülkemiz kutuplaşmalı bir süreçten geçerken.
Hak hukuk adaletten söz etmek zorlaşmışken...
Ekonomik istikrarsızlık, işsizlik almış başını giderken...
Cumhuriyet'e, onun Kurucu Önderi'ne hayâsızca saldırılar
birbirini kovalarken...
Her gün o grubun gazetelerinde tek tip havuzcu boş manşet
atanlar!
Gerçekleri "arşive
manşet" yapanlar!
"Gazetecilik çölü" oluşturarak ana akım medyayı
bitirenler!
Uçaklarda, otogarlarda, taksilerde, benzincilerde gazetelerini "bedava" dağıtanlar!
Mutfaktaki yangından habersiz, kuru soğanın bile 5 lira
olmasını dahi sorgulamayanlar!
Okur; gazetelerinize 1 lira verip almıyorsa, sorun onlarda
değil.
İhtiyaç duymuyor, duymuyor!
Sorun; sizde ve tek sesli medya tesis edenlerde!
Hâlâ faturayı okuyucuya izleyiciye kesmenin peşindesiniz.
Asla sızlanmayın!