Akıl olmasa, Kur’an gönderilmezdi. Akıl, üstün bir zenginlik olmasa idi;
Kur’an; “İKRA! BİSMİ RABBİKELLEZİ HALAK”
Yani seni yaratan Allahın adı ile OKU! Denmezdi…
Akıl, sadece Kur’an’ı anlamak için değil, hayat ve yaşam biçimimizin
En önemli varlık sebebimizdir.
Zira aklı olmayanın dini olmaz. Akılsızlara ve çocuklara cezai
Müeyyide uygulanmaz.
Bir toplumun başına hayır ve şer ne gelirse, aklını iyi ya da
Kötüye kullanan yöneticilerden gelir.
Kur’an da AKIL,700’e yakın ayette geçer.
Bunların bir kısmını sizlerle paylaşmak istiyorum…
Bakara Suresi, 13. ayet: Ve (yine) kendilerine: "İnsanların iman ettiği gibi siz de iman edin" denildiğinde: "Düşük akıllıların iman ettiği gibi mi iman edelim?" derler. Bilin ki, gerçekten asıl düşük-akıllılar kendileridir; ama bilmezler.
Bakara Suresi, 44. ayet: Siz, insanlara iyiliği emrederken, kendinizi unutuyor musunuz? Oysa siz kitabı okuyorsunuz. Yine de akıllanmayacak mısınız?
Bakara Suresi, 179. ayet: Ey temiz akıl sahipleri, kısasta sizin için hayat vardır. Umulur ki sakınırsınız.
Bakara Suresi, 242. ayet: İşte Allah, size ayetlerini böyle açıklar; ki akıl erdiresiniz.
Bakara Suresi, 269. ayet: Kime dilerse hikmeti ona verir; şüphesiz kendisine hikmet verilene büyük bir hayır da verilmiştir. Temiz akıl sahiplerinden başkası öğüt alıp-düşünmez.
Al-i İmran Suresi, 65. ayet: "Ey Kitap Ehli, İbrahim konusunda ne diye çekişip tartışıyorsunuz? Tevrat da, İncil de ancak ondan sonra indirilmiştir. Yine de akıl erdirmeyecek misiniz?"
En'am Suresi, 32. ayet: Dünya hayatı yalnızca bir oyun ve bir oyalanmadan başkası değildir. Korkup-sakınmakta olanlar için ahiret yurdu gerçekten daha hayırlıdır. Yine de akıl erdirmeyecek misiniz?
Enfal Suresi, 22. ayet: Gerçek şu ki, Allah Katında, yerde debelenenlerin en kötüsü, (bir türlü) akıl erdirmez olan sağırlar ve dilsizlerdir.
Yunus Suresi, 16. ayet: De ki: "Eğer Allah dileseydi, onu size okumazdım ve onu size bildirmezdi. Ben ondan önce sizin içinizde bir ömür sürdüm. Siz yine de akıl erdirmeyecek misiniz?"
Yunus Suresi, 42. ayet: Onlardan seni dinleyecekler vardır. Ama hiç duymayan -sağırlara -üstelik hiç akılları ermiyorsa- sen mi duyuracaksın?
Yunus Suresi, 100. ayet: Allah'ın izni olmaksızın, hiç kimse için iman etme (imkanı) yoktur. O, akıl erdiremeyenlerin üzerine iğrenç bir pislik kılar.
Yusuf Suresi, 2. ayet: Gerçekten Biz, akıl erdirirsiniz diye, onu Arapça bir Kur'an olarak indirdik.
Ra'd Suresi, 4. ayet: Yeryüzünde birbirine yakın komşu kıtalar vardır; üzüm bağları, ekinler, çatallı ve çatalsız hurmalıklar da vardır ki, bunlar aynı su ile sulanır; ama ürünlerinde (ki verimde ve lezzette) bazısını bazısına üstün kılıyoruz. Şüphesiz, bunlarda aklını kullanan bir topluluk için gerçekten ayetler vardır.
Ra'd Suresi, 19. ayet: Peki, sana Rabbinden indirilenin gerçekten hak olduğunu bilen kişi, o görmeyen (a'ma) gibi midir? Ancak temiz akıl sahipleri öğüt alıp-düşünebilirler.
Nahl Suresi, 12. ayet: Geceyi, gündüzü, güneşi ve ayı sizin emrinize verdi; yıldızlar da O'nun emriyle emre hazır kılınmıştır. Şüphesiz bunda, aklını kullanabilen bir topluluk için ayetler vardır.
Nahl Suresi, 67. ayet: Hurmalıkların ve üzümlüklerin meyvelerinden kurdukları çardaklarda hem sarhoşluk verici içki, hem güzel bir rızık edinmektesiniz. Şüphesiz aklını kullanabilen bir topluluk için, gerçekten bunda bir ayet vardır.
Furkan Suresi, 44. ayet: Yoksa sen, onların çoğunu (söz) işitir ya da aklını kullanır mı sayıyorsun? Onlar, ancak hayvanlar gibidirler; hayır, onlar yol bakımından daha şaşkın (ve aşağı) dırlar.
Şuara Suresi, 28. ayet: "Eğer aklınızı kullanabiliyorsanız, O, doğunun da, batının da ve bunlar arasında olan herşeyin de Rabbidir" dedi (Musa).
Ankebut Suresi, 43. ayet: İşte bu örnekler; Biz bunları insanlara vermekteyiz. Ancak alimlerden başkası bunlara akıl erdirmez.
Yasin Suresi, 62. ayet: Andolsun o, sizden birçok insan-neslini saptırmıştı. Yine de aklınızı kullanmıyor muydunuz?
Zümer Suresi, 18. ayet: Ki onlar, sözü işitirler ve en güzeline uyarlar. İşte onlar, Allah'ın kendilerini hidayete erdirdiği kimselerdir ve onlar, temiz akıl sahipleridir.
Zuhruf Suresi, 3. ayet: Gerçekten Biz onu, belki aklınızı kullanırsınız diye Arapça bir Kur'an kıldık.
Vakıa Suresi, 19. ayet: Ki bundan ne başlarını bir ağrı tutar, ne de kendilerinden geçip akılları çelinir.
Burada Akıl ve Kur’an dememin nedeni; Müslümanların içinde düştükleri
Durumdan KUR’AN sorumlu değildir.
Ancak, menfaat temin etmek amacıyla, Kur’an ve Dini, TARİKAT, MEZHEP,
ZAVİYE, CEMAAT yöneticilerinin yaptıkları sadece KÜFÜRDEN ibarettir.
Burada olan sadece saf ve temiz Müslüman’a olmuştur.
Kur’an oku ya da okuma. Okursan, anlayarak oku ki; yanlış eylem ve
Kullanımlara açık olma.
Namaz kılan, oruç tutan, ibadetlerini yapan kendisini kurtarır,
Ama akıllı olan DEVLETİNİ ve MİLLETİNİ kurtarır…