Türk’üz ama Türklerin düşmanlarından asırlardır saldırı içindeyiz. Kafatasçı, faşist, nasyonal ırkçı olduk…
Sözde medeni Avrupa ülkelerinde Türk bayrağına ve Türkleri görmeye bile tahammülleri olmayan, ırkçı ve faşistler, ya Türk Bayrağını yakıyorlar ya da Türklerin evlerini, iş yerlerini kundaklıyorlar…
Düne kadar, büyük elçilik elemanlarımız başta olmak üzere, çoluk, çocuk, kadın, erkek binlerce Türk vatandaşı Asala ve PKK terör örgütünce öldürüldü ama Birleşmiş Milletler Teşkilatından bir ses çıkmadı…
Sınırlarımızı korumak için, TSK’lerinin yaptığı Fırat Kalkanı ve Afrin operasyonlarını, sözde Demokrat ve insan hakları savunucuları, ABD ve Avrupa ülkeleri tarafından olumsuz kamuoyu yaratıyorlar…
HDP gibi PKK destekçisi siyasi partiye bile siyaset yapması için destek verildi. Barış ya da çözüm süreci, bunlar tarafından akamete uğratıldı…
Bu yetmedi, Diyarbakır da “HENDEK SAVAŞINI” başlattılar..
HDP’liler, arkalarını kandile dayadıklarını ifşa ettiler…
Kandilden gelen PKK’lıları HABUR’da mahkeme kurup, “Etkin pişmanlık yasasından” yararlanmalarını sağladık…
HDP’liler, PKK’lılara sarılarak hasret giderdiler.
HDP’li belediyeler, devletin her türlü imkanlarını kullandılar.
Elektrik ve su kullanım ücretlerini TÜRK VATANDAŞLARI ödediler…
Belediye imkanlarını PKK’lıların menfaati için kullandılar…
Türklerin düşmanları birer,birer kendilerini ifşa ettiler…
PKK+HDP+FETÖ+DHKP-C+ABD ve AVRUPA ülkeleri…
Çanakkale’yi geçilmez hale getiren Türkler, şimdi de TÜRKİYE BÖLÜNEMEZ sloganı ile yedi düvele karşı savaş veriyor…
Her zaman “YIKILMADIK AYAKTAYIZ” sloganı ve imanımızla yola devam ediyoruz…
Çok şükür ki; bu kadar kandırılmamıza rağmen, hala ayaktayız Müslüman’ız elhamdülillah…
Ama bizi İslam dini üzerinden vurmaya çalışıyorlar…
İslam dinini, terör ile aynı kefeye koyup, Müslümanları terörist gibi gösterdiler…
Fetö gibi DİN BEZİRGANLARI ve bunun destekçileri, sözde İlahiyatçıları ile beraber,İslam dininde REFORM yapmayı savundular…
Ilımlı İslam düşüncesini yaydılar…
Milli birlik ve beraberliğimizi bozmak için, ne lazımsa yaptılar ve yapıyorlar…
Bizler, Osmanlı ve Dünya tarihinden ders almadık…
Zira, tarih bilgimiz yok…
Sadece yaşamayı Tarih sanıyoruz…
Alevi-Sünni mezhep farklılıklarını, sağ ve sol siyasi görüş ayrılıklarını hep kullandılar.
Birçok masum gençlerin birbirlerini öldürmelerini seyrettiler…
Türk-Kürt kardeşliğinin içine çomak soktular…
Bizi Millet yapan bütün birlik unsurlarımızın temeline dinamit koydular…
Laikliği, dinsizliği “İLERİCİLİK” olarak gördüler…
Başörtüsü ve Türban ile uğraştılar…
Din ve vicdan, insanın temel hak ve özgürlüklerini yok saydılar…
İnsanlar arasındaki sevgi, hoşgörü ve farklılıklara olan saygıyı kaldırdılar….
Çöplerden karın doyuran insanların sayıları arttı…
Başka iş bulamadığı için, asgari ücrete razı olan birçok açık ve gizli işsizler ordusu meydana geldi. İşsiz olan lise ve Üniversiteli sayılarında artışlar oldu..
Siyasi kayırmacılık arttı…
Tuzu kuru olanların üzerinden enflasyon ölçümleri yaparak, işçi, memur ve emekliyi 2023 yılı umuduna beklemeye bıraktık…
Hastane, yatak ve sağlık personeli sayılarını artırdık ama hastanedeki kuyrukları azaltamadık.
Özel hastane ve Üniversite hastanelerinin fiyat farklarını ödemeye yetişemedik.
Devletin kurumlarında LİYAKAT kalmadı…
Adamlarına İŞ İMKANI sağlamayı marifet sandılar…
Belediyelerde İSRAF arttı…
Bu israfları da ÖDEYEN HALK oldu…
Enflasyon tek haneye düşmesini beklemek hayal oldu…
Yatırımcılar ülkeyi terk ettiler…
Doların ve Euro’nun ateşi sönmedi. Yüksek ateş, iltihaplanma sebebidir.
KADIN CİNAYETLERİ, kadın ve çocuk tecavüz vakaları arttı.
Adliyede adalet arayan insanların, hakim ve savcılara güveni kalmadı…
Tarım ve hayvancılık öldü, yaşasın ithalat dedik…
Vatandaş proteini kuru baklagillerden alacak ama kuru fasulye, nohut,mercimek zengin yemeği oldu…
İşte, bütün bunlar içinde yaşamak için;
DERTLERİ ZEVK EDİNDİK…