Prof. Dr. Yusuf Ziya Kavakçı’nın 19.04.2018 Tarihli, Yeni Akit Gazetesindeki,
“Fethullah Gülen Olsam?” başlıklı yazısını ESEFLE,İBRETLE ve İÇİM burkularak okudum..
Bu yazıdan bazı önemli cümleleri sizlerle paylaşmak istiyorum..
Sayın Kavakçı; Sayın Fethullah Gülen Hoca Efendi;
Dramatik bir kararla Türkiye’ye, Erzurum’a ve Köyüne dönmelidir..
Hata ettik, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarının iyiliğini aldık, su istimal ettik, yanlış yaptık, tevbe, hem de tevbe-i Nasuh ile tevbe ediyorum” demelidir. Peşiman oldum, nadim oldum, bir daha işlememeğe azm-u cezm eyledim” diye yüksek sesle ala melein nas and vermelidir.
Kendisi 15 Temmuz darbecileri tecrit etmelidir, açıkça “eskiden adamlarımdı, şimdi değil “ diyebilmelidir…
Malum tövbe meşrudur. İtiraf ve itizar hükme medardır.
FG’nin yurda dönüşünü iki güç mani olur.
1-Dış İstihbarat teşkilatları
2-Fetönün üst idare kadrosu ve dış devletlere kaçıp oralara sığınanlar…
Hatasız kul olmaz. Tövbe etmek, asalettir, erdemdir…
FG, Türkiye Hükümetine her şeyi anlatmalıdır…
Nasıl kullanıldığını, NATO’nun, ABD’nin ve Avrupa’nın ve de bilhassa CİA ve Fetö üst düzey yöneticilerin bu 15 Temmuz vakasını gerçekleştirdikleri herkes tarafından malumdur.
Sayın Gülen’in, Türkiye’de Yüksek İslam Akademisi ya da Üniversitesi Kurarak, İslam’a Hizmet edecek olan Akademisyenlerin yetişmelerine imkan tanıyacak fiiliyatta bulunmalıdır…
Bence FETÖ Radikal bir kararla işin içinden çıkmalıdır.
Yeter artık dar-ül Harbi ve küfrü bırakıp Dar-ül İslam’a dönsün.
Gelince fakire göre, öyle işkence etme ve zindana koyma gibi kötü muamele ile karşılanmayacaktır. “hata ettik. kul hakkı yedik, özür diliyorum, tevbe ediyorum” deyince akan suların durması lazım.
“BU BENCE EN UYGUN TAMİR YOLU BUDUR.”
Ümit ederim ki, yukarıdaki başlığın maması şimdi iyi anlaşılmıştır.
Bu karmaşık dünya konjonktüründe arz edilen fikirlerimin fiiliyata geçme ihtimali, anlaşılıyor ki, zayıftır.
Mesmu olması reca mevzuudur.
La sekk, bugünün arkasında Ahret vardır…
Prof. Dr. Yusuf Ziya Kavakçı..
Bu yazıya yorum bile yapmak, okuyucularımıza, Vatan ve millet sevdalılarına, 15 temmuz şehitlerine saygısızlık olur…
Her şey ayan-meyan ortada…
Silahlı çete kur, Siyasi İktidarı devirmek için, her türlü vasıtayı ve insanları kullan, sonra “TÖVBE EDEREK, ALLAH BENİ AF ETSİN” deyip, itirafçı ol,TÜRKİYE’ye, Erzuruma, köyüne dön!
Darül Harbi bırak, DARÜL İSLAM’A dönülsün diye de, açık açık bizimle alay et!
FETÖ’YE karşı, Dar-ül harbi DEVLET YAPMADI. FG ve CİA beraber başlattı…
Şimdi de, İSLAMIN HER ZAMAN BARIŞ KOKAN ŞEMŞİYESİNİN altına sığın!
Herkesin ağzında PELESENK olan “HUKUK, HERKESE LAZIM”
İyi de sen türlü pisliği, hakareti, cinayeti yapacaksın, TÖVBE edip,
“MERHABA, BEN GELDİM KÖYÜME” diyeceksin…
Bu da FETÖ’NÜN, ABD’nin, Üst aklın, Natonun, CİA’nın yeni bir
Oyun kurması! Erken seçim yapılacak ve ABD, bu zatı kullandı ve
Miyadı dolunca da, kargo hizmeti vermeye talip olacak…
Asıl mesele; bu Prof.Dr. Y.Z. Kavakçı’nın cüretkar yazısı.
ABD, bunun kızları ile TBMM’de provokasyon yaptırdı, olmadı şimdi ise, Merve Kavakçı büyük elçi olarak atanması ve ablası Merva Kavakçının AKP içinde millet vekili olarak görev yapması…
Askeri okula öğrenci alırken ve kız isterken 7 göbeği araştırılır,
Ama bu KAVAKÇI’LAR ayrık otu gibiler…
Sayın Cumhurbaşkanımız, bu KAVAKLAR ne zaman budanacak?
Kavaklar budanmazsa, kökleri devleti kurutacak…
KAVAKLAR, çok su çekerler…
Kuraklık olmadan, ya kesin ya da halk kessin…
Bu kavaklar, İslam ve Türk kavağı değiller..
Bunlar ABD kavağı…
Selamlar…