Milli irade,mana ve önemi ile değil,sadece
Kelime olarak siyasetçilerin dilinde
Adeta “pelesenk” olmuştur.
Lakin,milli irade ile varılmak istenen,
Demokrasiye,bir türlü varılmamaktadır.
Bir çok ilim ve fikir adamı,”milli irade”
İle beraber, demokrasi ve hukukun üstünlüğü
Prensibine yer verilmesi gerektiğini söylerler.
İşte Milli irade,ancak demokratik
Hukuk kurallarının geçerli olduğu cemiyetlerde,
Milletlerin seçimlerinde tecelli etmeli,
Ettirilmelidir.
“Hakimiyet,kayıtsız ve şartsız milletindir”
Diyeceksin,öte yandan,milli iradeyi “hukukun
Üstünlüğü kavramı” ile sınırlayacaksın.
Bazı provokatörler;her zaman “milli irade”
Tecelli etmeyebilir demektedirler.
Milli irade ya vardır ya yoktur.
Demokrasi ve gerçek hukuk var ve de her şey
Yasalara uygun,adalet sağlıklı işliyorsa,
İşte o zaman,milli irade sistem içinde her
Zaman vardır ve var olacaktır.
Bazıları da “Hukukun Üstünlüğü” sözüne,
“hangi hukuk” diye sormaktadır.
İşte o zaman bir toplumda ve milletin geleceğini
Hak ve hukukunu koruyacak sistemler,kurum ve
Kuruluşlar,tartışılır hale gelirse,
Toplumun çıkmayan “gazı” var demektir.
Toplum,her şeye gebe kalırsa,cemiyetin
Bütün hukuk,ahlaki,ekonomi,sosyal,adalet
Hak ve hakikat sistemlerinin mevcudiyeti
Tartışılır hale gelir.Sonunu “tahmin” etmemek
Sadece saf dillik olur.
Cemiyetin yani milletlerin hukuk sistemi,
“alemşümul” bir özellik ve vasıfta olmalıdır.
Anayasal kurum ve kuruluşlar,düzene göre
Değil,hukuka göre işlemelidir.
Her millet kendi tarihi tecrübesi içinde,
Kültür ve medeniyetlerini hukuki
Kurallar içinde yeniler,buna göre,”azınlığın”
Değil,”çoğunluğun” arzu ve isteklerine,
Değişen şartlara göre “ANAYASA” yapılır.
Namuslu hiçbir sistem ve milleti yöneten
Siyasiler,hukuk adı altında,hiçbir kimseyi esir
Muamelesi yapamaz.
Milletin bir ferdini bile,”Öz yurdunda garipsin
Öz vatanında parya” muamelesi yapamaz.
Hukukun üstünlüğü bahanesiyle,yabancı
Milletlerin kültür ve medeniyetlerini,toplumu
Boyun eğdiremez.
Yasalar,hukuka ve milli vicdanlara uygun
Olmalıdır.İstediğiniz kadar yasa yapın ya da
İthal yasalar getirin,bir milletin kültür ve
Medeniyetine ters düşer ve de milli vicdanlarda
Yer bulmazsa,o yasa daha çıkmadan “kadük” olur.
Yasalar,”evrensel normlara” uygun olmalıdır.
Mafya bile,hak,hukuk ve hakikatten bahsederken,
Bu hak,hukuk mafyanın kendi hukukudur.
İşine gelen “Milli irade,Halkın sesi,hukukun üstünlüğü”
Teraneleri ile ortalığa velveleye vereceksin,
İşine gelmeyince,hukuk,hak,adalet,milli irade
İle alay edeceksin.
Dünya milletleri,”Hukukun üstünlüğünü”
Anlamış ve Hakk,hakikat,hukuk,adalet gibi
Kavramlar sadece kavram olarak değil,
Yazılı hukuk kuralları şeklinde tecelli
Etmesini savunmaktadır.
Diyeceğim odur ki;”hukukun üstünlüğü”
Bütün haşmetiyle,milletin önünde durmaktadır.
İşte o zaman ”Hakimiyet kayıtsız ve şartsız milletin”
Olur,”milli irade de” bu şartların mevcudiyetinde
Ortaya çıkacaktır...