Demokrat Partinin 1947’de tek adamlığa karşı kurulduğunu belirten Gültekin Uysal, “1947’de milli şefliğe karşı gelen geleneğimiz, 70 yıl sonra yeniden Türkiye’nin önüne getirilen milli şeflik vesayetine yeni karşı durmamızı gerektiriyor. 15 yılda ülkeyi bu hale getirenler, bu kötü gidişe son verelim bahanesiyle önümüze bu tek adamlık dayatmasını getirdiler. Biz Çanakkale’de Hayır dedik, 1947’de hayır dedik, gene hayır diyoruz” dedi.
KRİZİ FIRSATA ÇEVİRDİLER
Hükümetin devletin içine yerleştirdiği teröristlerin 15 Temmuz’da bir darbe girişiminde bulunduklarını savunan Uysal, “Biz darbe girişimi sonrası milli birlik ve beraberlik için fırsat olacağını düşündük. Hükümetin demokrasiyi güçlendirmek adına adımlar atmasını bekledik. Teröristlerin yakalanması için OHAL’i destekledik. Ancak gördük ki keyfi uygulamalar aldı başını gidiyor. Eskiden yargısız infaz vardı, şimdi yargılı infaz var. Hukukun en önemli prensiplerinden birisi olan mülkiyet hakkı gasp ediliyor. 15 temmuz birlik ve beraberlik için büyük bir fırsatken, Türkiye tek adamın insafına bırakıldı” diye konuştu.
BEKA SORUNU YOK
Türkiye’nin iddia edildiği gibi bir beka sorunu olduğuna inanmadığını söyleyen Uysal, “Eğer beka sorunu varsa bunun sebebi 15 yıldır ülkeyi yönetenlerdir. Getirilen sistem bizim 1947’de karşı çıktığımız milli şeflik düzenidir. Referandumda evet çıkarsa egemenlik kayıtsız şartsız tek adamın keyfiyetinde olacaktır. Kuvvetler ayrılığının olmadığı bir sistemde anayasal bir düzenden bahsedilemez. Demokrasiyi bir araç olarak görenlerin dayatmalarına boyun eğmeyeceğiz. Dünyada kuvvetler ayrılığının olmazsa olmazları yasama, yürütme ve yargının yanına 4. Kuvvet olarak medya ve STK’lar yerini almışken biz demokrasimizi daha da gerilere götürmeye çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
‘MİLLET ADINA HAYIR’
Referandum sürecinde hayır diyenlerin millet adına hayır dediklerini iddia eden Uysal, “evet cephesi ise sadece 1 kişi için evet diyor. Biz o 1 kişinin iyiliği için de hayır diyoruz. Cumhurbaşkanının yaptığı hukuksuzlukları hukuka uydurmaya çalışmak yerine hukuku çiğneyenin hukuka uyması sağlanmalıdır. Bu, anayasa değişikliği değil, Recep Tayyip Erdoğan’ı koruma kanunudur. Dünya 5’ten büyüktür, Türkiye de Recep Tayyip Erdoğan’dan büyüktür. İktidar partisi milletvekilleri bile 1 kişi istiyor diye kendileri istemedikleri halde evet demek zorunda kalıyorlar” dedi.
DIŞ POLİTİKA ÇÖKTÜ
Hükümetin uyguladığı yanlış dış politikanın sonuçlarının ortada olduğunu belirten Uysal, “Suriye’nin toprak bütünlüğünü bozduk. Irak’ın toprak bütünlüğünü bozduk. Teröristlerle komşu olduk. Dün Türkiye’de Barzani bayrağı dalgalandıranlar, Kerkük’te Barzani bayrağı asıldı diye Irak’a nota veriyor. Düne kadar oturup pazarlık ettiğiniz insanların, ‘seni başkan yaptırmayacağız’ deyince terörist olduklarını keşfettin. Şimdi avrupaya o insanların terörist olduklarını anlatamıyorsun. Bu tek adamın keyfi uygulamalarının sonucudur” diye konuştu.
BAŞKANLIK BU DEĞİL
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın zaman zaman Adnan Menderes’in de başkanlık istediğini söylediğine dikkat çeken Uysal, “Demokrat Parti tarihi boyunca başkanlık sistemini çok gündeme getirmemiştir. Ancak Turgut Özal ve Süleyman Demirel gibi isimler kuvvetler ayrılığının net bir şekilde ortaya koyulduğu başkanlık sisteminin tartışılması gerektiğini ifade etmişlerdir. Tek adamların hüküm sürdüğü ülkelerin durumu ortadadır. Yakın tarihimizde Saddam ve Esad bunun en güzel örnekleridir. Bu süreci parti meselesi olarak görmüyoruz. Dün darbeci olduk, bu gün terörist olduk. Bizim geleneğimizde tek adamlığa yer yoktur. Bu nedenle hayır diyoruz” dedi.
Siyaset
29 Mart 2017 - 13:07
Uysal: Milli şefliğe hayır
Anayasa referandumu propaganda çalışmaları çerçevesinde Denizli’ye gelen Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal, Denizli Gazeteciler Cemiyeti İlyas Haytan Toplantı Salonunda düzenlediği basın toplantısında partilerinin geleneklerinin tek adamlığı karşı durmayı gerektirdiğini söyledi.
Siyaset
29 Mart 2017 - 13:07
İlginizi Çekebilir