1920 Sevr Anlaşması’nın 62 ve 64’ncü
maddeleriyle Fırat’ın doğusunda bu günkü oluşum planlanmıştı. O günün
devletleri İngiltere, İtalya olarak aktördü. Günümüzde ABD ve Rusya’nın da
katıldığını görüyoruz. Küresel Güçlerin arkasındaki Küresel Sermaye; üniter
devletleri, ulus devletleri hedef almaktadır. Bunun için hedef ülkenin aile
bağlarını kopararak milliyetçilik duygularını bastırmaya çalışmaktalar.
Bölünüp, küçülen, yönetilebilen devletçikler öngörmekteler.
Büyük Ortadoğu Projesi, “Eş Başkanlık
ve Model Ülke olarak” bize sunulmaya çalışıldı. Irak, Tunus, Libya ve
Suriye’den sonra İran ve Türkiye’nin hedef alınması kuvvetle muhtemeldir. 11
Eylül 2011’de İkiz Kulelerin saldırıya uğraması sonrası “Ilımlı İslam Projesi”
ülkemizin gündemine taşındı. Bu projenin esasını FETÖ’ nün devlet kademelerine
yerleştirilmesi oluşturuyordu. Ortadoğu’da Arap Baharı adı altında fay hatları
harekete geçirildi.
“Kardeşim Esad, Katil Esed’i takip
etti, Başımızın Çaresine Bakarız” noktasına geldik. Dört milyon Suriyeliyi,
kırk milyar dolar harcama takip etti. Sosyal, kültürel, güvenlik boyutu göz
ardı edildi. En önemlisi demografik yapımız bozuldu.
Irak’ın kuzeyindeki oluşum, İsrail’in
güvenliği için yapılmıştı. Şimdi Suriye’nin kuzeyinde yapılmak istenen de
İsrail’in güvenliğine hizmet etmektedir. Halen Bölücü Terör Örgütü’nün
konuşlandığı alan, Suriye’nin doğal gaz, petrol ve su kaynaklarının
yoğunlaştığı bölgedir.
Ergenekon, Balyoz, Casususluk gibi
sahte davalar ile Türk Silahlı Kuvvetleri etkisizleştirilmeye çalışılırken “TSK
bağırsaklarını temizliyor” gibi açıklamalarda bulunanlar halen önemli
makamlarda göreve devam ediyorlar.
Elbab, Afrin operasyonlarını
başarıyla icra eden TSK şimdi Barış Pınarı operasyonunu icra ediyor. Bu nedenle
Güçlü Ordu’ya saldıran söylemlerde bulunanlar ve kalem tutanlar umarım
bugünlerde TSK’nin ne kadar önemli ve gerekli olduğunu anlamışlardır.
Milli Güç unsurlarını oluşturan
ekonomi, siyasi, askeri varlığın yanında birlik beraberlik, toplumsal uzlaşı da
önem arz etmektedir. Toplumsal uzlaşıyı sağlayabilmenin yolu; tarafsız,
kucaklayan, ötekileştirmeyen yöneticilerle sağlanabilir. Savunma, siyasetin
konusu olmamalı. Grup Toplantılarının konusu olmamalı, slogan ve şov malzemesi
yapılmamalı. Partiler üstü olmalı.
ABD, 80-100 bin kişilik ordu
oluştururken NATO ve Dünya seyirci kaldı. Türkiye gibi NATO üyesi bir ülkeye
karşı ve Türkiye’ye rağmen oluştururken müttefikliği ayaklar altına aldı.
Amacı, yerelde kara unsuru olarak Türkiye ve İran’a karşı kullanmaktır. Uzaktan
İsrail’in güvenliğini sağlamaktır.