DEGİAD Başkanı Hakan Urhan, son günlerde piyasalarda yaşanan
dalgalanmalarla iligili basın açıklaması yaptı. Urhan yaptığı açıklamada, “TCMB Para Politikası Kurulu, politika faizi olan
bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 18’den yüzde 16’ya indirdi. ve
piyasa faizlerinin %20’ler düzeyinde seyrettiği bir ortamda; Kurul’un piyasa
tahminlerinin üzerinde 200 baz puanlık indirim kararını, yol açabileceği
sonuçlar ışığında endişeyle karşılıyoruz” dedi.
DEGİAD (Denizli İş İnsanları Derneği ) Başkanı Hakan Urhan’ın
yaptığı basın açıklaması aynen şu şekilde;
Son açıklanan Eylül ayı enflasyonunun yüzde 19.8 olduğu ve
geçen yılın düşük bazına rağmen enflasyonist baskıların küresel ölçekte de
hissedilmesinden dolayı yılın son çeyreğinde gerilemesinin zor gözüktüğü ve
piyasa faizlerinin %20’ler düzeyinde seyrettiği bir ortamda; Kurul’un piyasa
tahminlerinin üzerinde 200 baz puanlık indirim kararını, yol açabileceği
sonuçlar ışığında endişeyle karşılıyoruz.
Endişelerimizin nedeni, makro ekonomik gelişmelerle
uyumluluğu sorgulanabilecek bu faiz indirim kararının, yakın geçmişte tecrübe
ettiğimiz üzere artan maliyetle ekonominin tüm birimlerine yansıması
olasılığıdır ve en temelinde de bir toplum için en büyük ekonomik bela
gördüğümüz enflasyon yatmaktadır.
Enflasyon ve faiz arasındaki nedensellik ilişkisinde faizin
bir sonuç olduğundan hareketle, enflasyonda anlamlı ve kalıcı bir düşüş
gözlemlenmeden alınan politika faizi indirim kararlarının enflasyon sarmalını
beslemesi hiç arzu etmediğimiz bir sonuç olacaktır.
Ülkemizin tasarruf açığı, yakın vadede çözülmesi zor bir
sorunken ve bunun neticesinde, büyümek için dış finansmana olan ihtiyacımız
kabul etmemiz gereken somut bir gerçekken ve küresel enflasyonist baskılar
devam ederken, alınan bu kararın finansman maliyetlerimizi arttırma olasılığını
azımsanmayacak şekilde arttırdığının Kurul tarafından özenle dikkate alındığını
ümit ediyoruz.
Kurul kararı sonrası piyasa faizlerinde herhangi bir gevşeme
gözlemlememiz ve TL’nin yabancı para birimleri karşısında, kendisine benzer
ülkelerden üzüntü verecek olumsuz boyutta ayrışmasının devam etmesi, bu kararın
özel sektörün ucuz finansmana erişim sorununa ne kadar çözüm olacağı yönündeki
endişelerimizi ne yazık ki arttırmıştır.
Yer verdiğimiz endişelerimizin ortaya çıkmaması ve politika
faizinin düşürülmesiyle amaçlanan gayelere ulaşılması en büyük arzumuzdur.
Bununla birlikte, mevcut makro görünümde
alınan bu kararın çok riskli ve yakın dönemli tecrübelerimiz ışığında
enflasyonist baskıları arttırmasını kuvvetle muhtemel bulduğumuzu kamuoyuyla
paylaşmayı sorumluluk addediyoruz.