Değerli Dostlarım, Yurdumun Güzel İnsanları,
Benim gibi yaşı altmışa merdiven dayamış olanlar neler yaşamadık ki!
Cumhuriyetimizin sonaltmış yılına bir göz atalım. Merak edenlerneleryaşanıldığınıaraştırıp, öğrenebilir.Kısa kısa başlıklar halinde hatırlayalım:
Darbeler, akabinde takip eden idamlar, bir sağdan bir soldan asılmalar, paralanan yüreklerimiz kavrulan ciğerlerimiz.
Darbe teşebbüsleri, Kalkışmalar, muhtıralar, e-muhtıralar.
Bitmeyen yüreklerimizi yakan terör eylemleri
Gazeteci, siyasetçi, akademisyen, işinsanın cinayetleri, faali meçhul cinayetler.
Hukuksuzluklar, anayasa ihlalleri, geciken adaletler, Pardon! demeler, insan hakları ihlalleri, başörtülü kızlara uygulanan eğitim engeli vb yasaklar.
Parti kapatmalar, milletvekili transferleri, Güneş Motel görüşmeleri.
Kapalı kapılar ardında hükümet kurmalar, hükümet yıkmalar, millet iradesine müdahaleler, Bizans oyunları, Demokrasiyi rafa kaldırmalar.
Küçük yaşta kız çocuklarının evlendirilmesi, tacizler, kadına karşı şiddet ve kadın cinayetleri.
Can dostlarımıza, dünyayı paylaştığımız hayvanlara yapılan eziyet ve şiddetler, yaşam alanlarının ve onlarınyok edilmesi.
Yanlıştarımsal yöntemler, tarım politikaları yüzündentarım alanların çoraklaşmasıve siyanürlü maden işletmeleriyle ormanların yok edilmesi.
Sanayi atıklarıyla kirletilen doğamız, denizlerimiz, göllerimiz, nehirlerimiz.
Yaşanan siyasi çalkantılar ve yanlış ekonomi yönetimleri yüzünden yaşananekonomik ve sosyalkrizler, tespit edilen edilemeyen yolsuzluklar.
Toplum katmanlarına yapılan saldırılar, Türk-Kürt, Alevi-Sünnikardeşliğini bozmaya yönelik yapılan provokasyonlar.
Yüzyıllardan beri kardeşçe yaşadığımız Ermeni, Süryani, Zaza... vatandaşlarımıza, kilise ve sinagoglara yapılan saldırılar, Hrant Dink, rahip Santorovb cinayetler.
Benim hafızamda kalan ve toplumumuzu ciddi şekilde yaralayan üzen olayları sıraladım. Tabii ki tamamı bu kadar da değil.
Güzelülkemin sonaltmış yıllık tarihinde insanımızın yaşadığıbu olayları dünyada yaşayanbir başka ülke olduğunu zannetmiyorum.
Değerli Dostlarım, Denizliekspres Okurları,
Son günlerde görsel ve sosyal medyada yurdumun insanlarına özellikle azınlıklara karşı yapılan tehditler, ibadethanelerine karşı yapılan sözlü fiili saldırılar veson olarak İzmir’de radyo frekansına girerek cami hoparlöründen ÇavBella müziğinin çalınmasıgibiprovokasyonlarbeni ciddi şekilde endişelendiriyor.
Zira geçmişte bu şekilde başlayan provokasyonlar çok üzücü eylemlere dönüşmüştür.
Lâkin yapılan bu son provokasyonlar (biri hariç)güvenlik güçlerimiz sayesinde eyleme dönüşmeden önlenip failleri tespit edilerek, adalete teslim edilmiştir.
Geçmişte yaşanılanların bugün ülkemde tekrar vizyona konulmak istediğine şahit oluyoruz.
Devlet büyüklerimizin, iktidarı muhalefeti siyasilerin ve STK temsilcilerininbu tip provokasyonlara karşı her zaman teyakkuzda ve itidalli olmalıdırlar.
Güvenlik güçlerimizve yargımensuplarımızbu olayların üzerine ivedilikle gitmeleri gerekmektedir.
Güzel yurdumuzda seksen üç milyon olarak hepimiz için yaşanılacak ve yaşatılacak o kadar güzellikler var ki!
Hele zor günler yaşadığımız bu Koronavirüs Salgını sürecinde daha fazla birlik ve beraberlik içindeolmalıyız.
04.06.2020
Doç. Dr. Şevket CİVELEK