Değerli Dostlarım, Yurdumun Güzel İnsanları,
Bu yıl 1 Mayıs İşçi Bayramı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı gibi Koronavirüs gölgesinde ve sokağa çıkma yasağı nedeniyle buruk kutlandı.
Meydanlar bomboştu.İşçi sendikaları ve konfederasyonlarının renkli kortejleri de yoktu. Yılda bir kez emek ve hak arayışlarını meydanlar da ve medyalarda haykıracaklar dıama olmadı.
Taksim Meydanı 1977 yılı 1 Mayıs İşçi Bayramı’nda çok kanlı olaylara sahne olmuş, karanlık eller geçmişte ve günümüzde de olduğu gibi o günde devreye girmiş,34 masum emekçiyi katletmişti. Katliamda 136 emekçi de yaralamıştı.
Olaydan sonra 453 kişi gözaltına alınmış, fakat tetikçi karanlık ellere o günden günümüze kadar asla ulaşılamadı ve faili meçhuller rafında yerini aldı.
1 Mayıs 2010 yılında resmi bayram olarak kabul edildi ve 32 yıl aradan sonra ilk kez yeniden Taksim’de kutlandı ve bu kutlamaya binlerce işçi emekçi katıldı.
Bu yılki kutlamalar için günler öncesinden planlamalar ve hazırlıklar yapılmıştı. Tüm yurtta coşkulu kutlamalar yapılacaktı.
Emekçilerin heyecanla seslerini duyurmak için bekledikleri 1 Mayıs gününü,Çin’den başlayıp, tüm dünya üzerine adeta kabus gibi çöken Koronavirüs belası yüzünden karantina günlerinde evlerinde kutlamak zorunda kaldı.
Koronavirüs yüzünden gelişmiş, gelişmekte olan olmayan ekonomilerde çalışma hayatı alt üst oldu.Bir çok firma kepenk indirdi. Bazı sektörler sağlık tedbirleri kapsamında zorunlu kapanırken bazı sektörler de iş yapamamak yüzünden kapandı.
Ülkemizde yaklaşık 2 aylık Koronavirüs yüzünden işini kaybeden binlerce işçi emekçisi işsizler ordusuna katıldı. Zaten Koronavirüs’ten önce çok yüksek olan işsizlik oranı şimdilerde daha da arttı.
İşten çıkarmalar 3 ay yasaklandı. İşsizlik ödenekleri, kısa çalışma ödenekleri ile orta ve küçük ölçekli işletmelere nefes kredileri verilmeye başlandı.
Bu tedbirler bazıları için nefes olsa da ulaşılamayanlar için hayır severler; devlet kurumları, belediyeler, vakıflar, dernekler ulaştı.Bazı kısır tartışmaların gölgesinde iyiliği tekrar hatırladık.
Sokağa yasağı olunca, kutlamalar sadece sembolik olarak bazı sendika ve konfederasyon temsilcilerine Taksim Anıtı’na çelenk koymalarına izin verildi.
DİSK sendikası yürüyerek çelenk koymak isteyince güvenlik güçleri izin vermedi. Israrcı olunca arbede yaşandı ve tutuklamalar oldu. Sendika çelengi arbedede hasar gördü.Bayramın ruhuna yakışmayacak görüntüleri maalesef üzülerek seyrettik.
Bu sendikamızın temsilcileri daha sonra belirlenen izin çerçevesinde arbede de tahrip olan 1 Mayıs kutlama çelengini Taksim Anıtı’na bırakıp iş kazalarında vefat eden işçilerimiz için saygı duruşunda bulundu.
Bana katılmıyor olabilirsiniz ama şahsi fikrim keşke o olaylar hiç yaşanmasaydı! Uyarılara uyularak huzur içinde kutlama yapılsaydı. Zira gerginlikten hiç kimse bir kazanç elde edememiştir!
Güzel yurdumda birileri
hep bu tip gerginlikten nemalanmış ve
çok vahim hadiseler yaşanmıştır.
Bu nedenle toplumsal huzurun korunması önceliğimiz olmalıdır!
Tüm şehirlerimizde 23 Nisan gecesinde olduğu gibi,halkımız saat 21.00 de evlerinin balkonlarına çıkarak 1 Mayıs İşçi Bayramını büyük bir coşkuyla kutladı. Marşlar ve şarkılar söylendi.
Sosyal medyada 1 Mayıs kutlamalarına bireysel olarak çokça rastladık. Ulusal ve yerel medya organlarında iş ve işçi emekçilerinin sorunlarına hemen hemen hiç değinilmedi,çünkü Koronavirüs gölgesinde vardı.
Başta Soma maden şehitleri olmak üzere tüm iş kazalarında vefat edenler ve geride kalanları maalesef unutuldu.
Değerli Dostlarım, Yurdumun Güzel İnsanları,
Koronavirüs gölgesinde izole bir şekilde 1 Mayıs İşçi Bayramı’nı kutladığımız bu zor günlerde; işçisiyle, iş vereniyle, sanayicisiyle, milletiyle, devletiyle, toplumun tüm katmanlarıyla birlik ve beraberlik içinde emeğin hakça paylaşıldığı güzel günleri mutlaka tesis etmeliyiz!
Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bize emanet ettiği Cumhuriyetimizin değerlerine sahip çıkarak, çağdaş uygarlık yolunda işçi,iş ;veren hepimiz omuz omuza sırt sırta verelim. Gün birlik ve beraberlik içinde olma günüdür!
Emeğin hakça paylaşıldığı nice 1 Mayıs’lar da bulaşmak dileğiyle.
01.05.2020
Doç. Dr.Şevket CİVELEK