Ülkemizin
önemli bir ticaret merkezi olan Denizli, son yıllarda yaptığımız kollektif
çalışma ve termal iyi gelir tanıtım kampanyamız ile sağlık kenti olma yolunda
ilerlemektedir. Hierapolis ve Laodikya'da yapılan kazılarla ortaya çıkan
eserler kentimizin inanç turizmi alanında da tanıtılması ve potansiyelinin
ortaya çıkarılmasını gerektirmektedir.
Bilindiği
üzere Laodikeia, Hierapolis ve Kolossai Hıristiyanlık için önemli kentlerdir.
Her üç kent de kutsal kitapta geçmektedir. Hz. İsa'nın 12 havarisinden biri
olan Aziz Philippus'un mezarının Hiearapoliste gün ışığına çıkarılması,
B.Constantinus zamanına tarihlenen Laodikya Kilisesinin restore edilip ayağa
kaldırılması, Anadolu tarihi, sanat tarihi, mimari önemi kadar, Hıristiyanlık
için de önem arz etmektedir. Öyle ki günümüzde de birçok kilise Aziz Philippus
bayramını kutlayıp ayin düzenlemektedir. (https://www.kulturportali.gov.tr/turkiye/denizli/gezilecekyer/aziz-philippus-martriumu). Her yıl 3 Mayıs tarihi Aziz
Philippus Bayram günü olarak kutlanmaktadır. (https://www.catholic.org/saints/saint.php?saint_id=312)
İnanç
turizmi için gelen turistler uzun süreli şehrimiz de konaklayabilir mi ?
Bakanlığımız
inanç turizmini, insanların dini inançlarını gerçekleştirmek ve inanç çekim
merkezlerini görmek amacıyla yaptıkları turistik amaçlı geziler olarak
tanımlamaktadır. Turizmle inanç arasında geçmişten günümüze yakın bir ilişki
olmuştur. Hac amaçlı gerçekleştirilen seyahatler ilk turizm hareketleri olarak
kabul edilir. Dini binalar, ritüeller, festivaller, dini törenlerle ilgili
olaylar önemli turist çekiciliklerindendir. Bugün yapılmakta olan kitle turizmi
ülkemizde ve özellikle şehrimizde, kültür, miras ve inanç turizmi gibi tarihi
ve manevi, dinsel yönden çekiciliği olan alanların turizmde kullanımını
arttırmıştır. Şimdiye kadar şehrimize dini – hac amaçlı gelen ziyaretçilerin
bireysel programlar yerine seyahat acentesi ve tur işletmeleri ile gelmeleri
bir anlamda kitle turizminin inanç turizmine yaptığı olumlu bir katkıdır. Ancak
kitle turizminin bu olumlu tanıtım katkısına rağmen, kültür ve inanç turizm
alanlarımızı sadece günübirlik ziyaret edilir hale getirmesi de hedeflediğimiz
inanç turizm potansiyelini olumsuz etkilemektedir. Denizli'nin inanç turizm
alanında potansiyelini Pamukkale ziyaretçi sayısına bakarak anlayabiliriz;
Denizli bu anlamda Türkiye'de ilk sıradadır.
Ülkemizde
İnanç turizmine en iyi örnek Meryem Ana Evidir. Meryem Ana Evi 1967 yılında
Hıristiyanlığın kutsal bir yeri ve hac alanı ilan edilmiştir. Bugün Meryem Ana
Evi, ibadete açık, ziyaretçilerin, Hıristiyan olmasalar bile, manevi deneyim
yaşayabilecekleri bir örüntü sunmaktadır. Denizli olarak bizim de amacımız,
Laodikeia kilisesini ve Aziz Philippus mezarını inanç ve hac turizmi kapsamında
ziyaret edilebilir bir destinasyon yapmak olmalıdır.
Bugüne kadar termal iyi gelir kampanyamızda da yaptığımız gibi, turizm girişimcileri olarak bizler, valiliğimiz, belediyelerimiz, odalarımız ve diğer STK'ları ile iyi bir işbirliği içinde tanıtım ve pazarlama faaliyetleri yürütmeliyiz. Yerel halkın bu bağlamda motive edilmesi ve inançlarını ifa etmek için gelecek
ziyaretçilere
hazırlanması, özellikle restorasyonu tamamlanan Laodikeia kilisesinin ibadet edilebilir hale getirilmesi ve bu
kilisenin PAPA’lık veya Kardinallik makamlarında tanıtımın
yapılması ve açılışınınPAPA veya birkardinal tarafından yapılmasının sağlanması, bu makamlar
tarafından Laodikeia’nın yeniden hac alanı ilan edilmesi, inanç turizminin
şehrimize ve ülkemize katacağı değer anlamında, kısa ve orta vadeli
hedeflerimiz olmalıdır.
Denturod
başkanı Gazi Murat ŞEN, Denturod olarak olarak şehrimizin inanç turizmi
alanında da tanıtılması, pazarlanması ve farkındalığının sağlanması için
hazırız. Bu sayede ülkemize en az 3
milyon ilave inanç turistinin geleceğine
inanıyoruz dedi.