Denizli'de her seçim öncesi Gar civarına dev Tren afişi asılır hep, hızlı tren gelecek. Gelip geçen bakar o dev afişe. Hep aklıma gelir "bize bir şey mi ima etmek istiyor bunlar?" Belediyenin önüne iki stant açmışlardı Zeybekci Başkan olduğunda. Birinde yeni plastik su tesisat malzemeleri sergilenmiş, diğerinde toprağın altından parçalanarak çıkartılan eski döküm Su boruları ve parçaları sergilenmiş. "Eski su şebekesi böyleydi, bakın biz böyle yapıyoruz" filan. O metal şebeke döşendiği yıllarda plastik sanayi su tesisat malzemeleri bakımından bugünkü gibi gelişmiş miydi ki? Kimse sormuyor tabi. Bugün Türkiye'de en pahalı suyu içiyor Denizli. Hatta su sorunu da alarm vermeye başladı. 2015 yıllı "100 yılın dev altyapısının%75 i bitti" afişleri asılmıştı. O günden beridir kalan %25 kısım bitmedi henüz. İçinden araba geçecek altyapı yapıyoruz dediler, biraz şiddetli yağış olsa Denizli Denize dönüyor. Arabayı altyapının içinde mi unuttular ki? 2015 yılı, yerel seçim öncesi Zeybekci "250 tl'ye ye ev" müjdesi verdi. Millet başvurmuş 250 TL'lik evlere. başvuru tarihinin bitimi seçim sonrayı buluyordu. Fakir semtte oturuyordum, seçimden 1 gün önce komşular Sevinerek bize ev çıkmış dediler, telefonlarına msj gönderilmiş. Bakın hâlâ başvurular devam ediyor, "başvurular devam ederken sonuç bildirilmez, inanmayın. Sınav devam ederken, sınav sonucu söylenir mi hiç?" dedim. Lakin inanmak istiyorlardı, seçimin rengine kandılar. Şu İnternet döneminde mitinglerin kalabalığı, parti toplantılarının kalabalığı gibi şeyler kaideye alınıp tartışılmalı. Malûm insanlar ekmek iş derdinde. çocuklar, gençler okuyabilme derdinde. Öğrenciler kalacak ev yurt bulamıyor, kira ödeyemiyor, tarikatların kucağına düşüyor. Bir çöp konteynerini günde 10 kişi karıştırıyor. Ama seçim olduğunda mitinglere ilden ile otobüsle insan taşınıyor ülkemde, Dünyanın parası harcanıyor. İktidarın hafta içinde, gün içinde yaptığı miting kalabalık oluyorsa, bu oradaki işsizliği, aylakçılığı gösterir. İnsanların işlerini savsakladığını gösterir, yani iktidarın başarısızlığını gösterir. Ben ülkemde tiyatro sinema salonları konserler doluyor mu, insanlar buralara ailesiyle gitmek için bütçesinden para ayırabiliyorlar mı? Ona bakarım. Bütün bunlar olurken, en büyük bütçeyi alan Diyanet " midye yemeyin, Günaydın demeyin" filan diyor. Biz bunları söyledik diye de Komünist filan deyiveriyorlar. Hele bir inceleyin Kominist ülkeleri; okumak isteyen gençler açıkta kalıyor mu, gelip geçenler kafalarını çöp konteynerleri ne sokuyorlar mı? Seçimler yaklaşırken ortam renklenir, seçim makyajı olur, sen kanma. "Karekter asla değişmez, görücüye çıkarken süslenir biraz o kadar"...
Genel
19 Eylül 2021 - 10:26
Seçimlerin rengine kandın
İsmail Çamcı'nın yazısını okumak için tıklayın...
Genel
19 Eylül 2021 - 10:26