Dünyada her ülkenin bir suç oranı tablosu var. Eğitim oranı, Adalet demokrasi özgürlük refah ve düzeyindeki yerini gösteren tablolar var. Kanada, Danimarka, İsveç en az suç işlenen ülkeler sıralamasında başı çekiyor. Bu Ülkelerin özellikleri nedir diye araştıracak olursak; Halkın refah seviyesi yüksek, gelir dağılımı düzenli. Eğitim sistemi rayına oturmuş ve iyi durumda. Devlet dini inançlara yoğunlaşmıyor, inançlı insan sayısı düşük bu ülkelerde. İdarecileri sıradan Halk gibi mütevazi yaşıyor. İdam cezası yok. Suç oranın en yüksek olan ülkelerin ortak özellikletini inceleyecek olursak; Halkın refah seviyesi düşük, gelir dağılımı bozuk. Eğitim sistemiyle hep oynanmış, eğitim seviyesi düşük. Devlet En çok dine yoğunluk gösteriyor, Halklarının tamamına yakını inançlı. İdarecileri hep zengin, lüks ve şatafatlı ve israflı bir yaşam sürüyor. Çoğunda İdam cezası var. Eskiler hep söylerdi "varlık seviştirir yokluk dövüştürür" diye, işte tablo bunu doğruluyor. Tabloda gördüğümüz başka bir gerçekse; insanları ne Cehennem korkusu, ne idam korkusu suç işlemekten vaz geçirememiş. Tablo böyleyken, ülkeleri yönetenlerin suçları Azaltmaya yönelik çalışmaları o kadar da zor değil aslında. Ülkemizde Cemaatler Tarikatlar o kadar rahat faaliyet gösteriyorlar ki, güçlendiklerinde de önlerine geçilmiyor. Fetö cemaat örneği de ortadadır. Daha birçok tarikat rahatça kendilerine finans sağlayıp güçleniyorlar. Siyasi iktidarlar bunların üstlerine pek gitmiyorlar, çünkü güçlü bir oy deposu onlar için. Bu ülkenin Aydını Akademik insanları sanatçısı oldum olası hep engellerle karşılaştı, Hapse atıldı, katledildi. Çünkü sorgulayan Aydınlatan kesimdi, potansiyel oy deposu değillerdi. Cahili yobazı okşandıkça okşandı. Türkiye Cumhuriyeti'nin bir subayı olan Kubilay'ın başı, bu yobazlar tarafından kesildi. Maraş Çorum katliamları bu yobazlar tarafından yapıldı. Sivas'ta Cuma namazına yanlarında benzin bidonuyla girdiler, çıkışta canlı canlı insanları sanatçıları yaktılar. Hayatımızın her alanında karşılaşırız bunlarla. Birinin dondurma yediğine karışırlar, diğerinin şortuna karışırlar, ibadetine karışırlar, yiyip içtiğine karışırlar. Bir insanın açlığına susuzluğuna dönüp bakmazlar. Din kendini kontrol etmektir, başkasını değil. Hoşgörü dini diyorlar, dinin güzellikleri diyorlar, sonra kalkıp insan yakıyorlar.İdarecilerdir bunları çözecek olan, yeter ki şahsi hırsları bir kenara bırakıp, birlik olup idareci sorununu çözelim öncelikle. Çözelim ki Canlarımız yanmasın artık. "Bir insanı layık olmadığı yere koymak zulümdür" demiş Hz. Ali. Biz istemezsek kimse bize zulüm edemez.
Genel
03 Temmuz 2021 - 22:16
Seviyorsa insandır, yakıyorsa Yobaz
İsmail Çamcı'nın yazısını okumak için tıklayın...
Genel
03 Temmuz 2021 - 22:16