Asgari ücret görüşmelerinin sürdürüldüğü şu günlerde toplumun farklı kesimlerinden tepkiler sürüyor. Sol Parti ülke genelinde yaptığı basın açıklamalarıyla “geçinemiyoruz” diye tepki gösterdi.
Sol Parti Denizli il örgütünün çağrısıyla bir araya gelenler bugün Candoğan Parkı’nda bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Sol Parti Denizli İl Başkanı Serdar Aktaş’ın okuduğu basın açıklamasında; “Uydurma enflasyon hedefinin asgari ücret çıtası olarak ve asgari ücretin yılda bir kez belirlenmesi 12 aylık soygun ve sefalet demektir. Asgari ücretin artık ortalama ücrete dönüştüğü de hesaba katıldığında bu tüm emekçiler için sefalet anlamına gelmektedir.” Denildi.
Aktaş, iktidarı yürütenlerin emekçilerin yüzünü güldürecek bir ücret belirleyemeyeceğini söyleyerek, “Bir avuç sömürücü zenginliklerine zenginlik katarak yaşarken, milyonlarca emekçi ise açlığa ve sefalete mahkûm bırakılıyor!
İktidarın asgari ücret dayatması, yoksulluk ve açlık dayatmasıdır! IMF adına, bir avuç patron ve zengin adına bu sefalet emekçilere dayatılmaktadır!
Tek adam rejimi tek bir kararnameyle grevlerin yasaklanması; IMF'nin emirlerinin eksiksiz yerine getirilmesi demektir! Bugün de bu rejimin arkasında duranlar soyguncular, sömürücüler, emperyalist tekeller ve kan emici çetelerden başka kimse değildir!
Bu sömürü ve soygun düzeni yıkılmalı, tek adam rejimi son bulmalıdır. İnsanca yaşamak ve haklarımızı kazanmak için işçiler, köylüler, emekliler ve tüm emekçiler olarak birleşerek mücadele etmekten başka bir yol yok. Artık gerçekten yeni, eşit ve adil bir düzeni kurmak için mücadele
etme zamanıdır.” Diye konuştu.
“ASGARİ ÜCRET DEĞİL İNSANCA YAŞAYABİLECEK ÜCRET”
Serdar Aktaş konuşmasında çalışanların taleplerini de dile getirdi:
“Asgari değil insanca yaşayabilecek ücret ve haklarımız için;
- Asgari ücret anayasada yer aldığı şekilde insanca bir yaşamı sağlayacak düzeye çekilmeli, enflasyondan kaynaklı tüm kayıplar ay ay telafi edilmelidir.
- İşçilerin emeğiyle, kanıyla, canıyla büyüyen ekonomiden tüm çalışan ve emeklilere refah payı garanti edilmelidir.
- Açgözlü sermayenin ihtiyaçlarını çoğulculuk kisvesi altında meşrulaştırmaya çalışan ve yapılan 3 toplantı sonunda hala bir rakam bile telaffuz edemeyen gayriciddi ve liyakatten uzak anti-demokratik komisyon yapısı değişmeli, çalışanların yarısına ulaşan asgari ücretlilerin seslerini doğrudan duyuracağı gerçek bir sözleşme yapısına geçilmelidir.
- Tekel karlarıyla, teşviklerle, vergi muafiyetleriyle semiren patronlardan servet vergisi alınmalıdır.
- Açlığa mahkûm edilen emeklilerin ücretleri, en düşük emekli aylığı asgari ücret olacak biçimde belirlenmelidir.” Dedi.
