Sözcü’ye
“FETÖ üyesi olmamakla birlikte FETÖ’ye hizmet etmek”
suçlamasıyla ikinci bir dava açıldı. (Net anlaşılamayan bir suçlamadır bu ya!)
Baştan yazayım;
Kripto FETÖ’cüler her platformda FETÖ mücadelesini
sulandırmak için elinden geleni yapıyor. Demokratik parlamenter rejimden yana,
tarafsız yargıyı savunan bağımsız, eleştirel, sorgulayıcı muhalif gazetecilere
dün “Ergenekoncu” diyenler, bugün yine nefretle “FETÖ’cü” yaftası vuruyor.
***
Daha sonra birleştirilecek iki iddianamede de; Sözcü’nün
Sahibi Burak Akbay, Genel Yayın Yönetmeni Metin Yılmaz,
yazarları Emin Çölaşan, Necati Doğru, Uğur Dündar ve Saygı
Öztürk, İzmir’de kimsenin yazamadığı inşaat rantının haberlerini yapan muhabiri
Gökmen Ulu’dan, diğer ismi geçenlerden FETÖ’cü olur mu?
FETÖ’nün lincine uğramış, ölüm listesine dahil edilmiş Uğur
Dündar’ı, Emin Çölaşan’ı, Günaydın yıllarımızın Necati Abisi’ni (Doğru),
FETÖ’nün kitabını yazmış Saygı Öztürk’ü; FETÖ sözcülerinin ifadeleriyle
FETÖ’cülükle suçlamak/yargılamak;
-Soner Yalçın’ın sorduğu gibi-hangi hakkaniyete sığar?
Sözcü; manşetleriyle, haberleriyle,
köşe yazarlarıyla özverili muhabirleriyle gerçeği arayan,
cesur bir gazetedir…
“FETO’yla kol kola gezmemiş, resim çektirmemiş, yanına
gitmemiş, Pensilvanya’ya mektup taşımamış, bylock kullanmamış, bankasının
kapısından geçmemiş” bu isimler de; gazeteye yönelik bir
sindirme/baskı operasyonunun kurbanlarıdır!..
***
Toplumda herkes iktidarın yanında olmak zorunda değil.
İktidar karşıtı herkesi FETÖ’cü yapmak hiç doğru değil!
Bu tür davalardan (Bknz.Cumhuriyet Davası) bıkkınlık geldi.
Yine Soner Yalçın yazısından;
“Muhalifleri temelsiz iddialarla- iddianamelerle hapse
atmanızdan ülke yoruldu.
Sanmayınız ki, kalemimizi eğip bükeceğiz.
Gerçekleri yazmayı sürdüreceğiz…
Biliriz ki, hakikatten daha güç, netlikten daha zahmetli ne
olabilir? Yargılanırız, yatarız, çıkarız ve yine yazarız. Namık Kemal’den beri
150 yıldır bunu yapıyoruz, yine yaparız!”
Çünkü; gerçeği savunmak insanlığı kurtarmaktır!
***
Günümüz iktidarının FETÖ ile mücadelesi; doğrudur,
yerindedir!
Siz FETÖ’nün karşısındasınız, iktidara da eleştiri
getiriyorsunuz manşetlerinizle, haberlerinizle, köşe yazılarınızla.
Siz de FETÖ’cüsünüz o zaman; işte bu çok yanlış!
Sözcü’nün çıktığı günden beri manşetlerini gözünüzün önüne
getirin! Çölaşan’ın, Doğru’nun, saygıdeğer öteki yazarlarının cemaat
aleyhindeki yüzlerce yazısını anımsayın! Gelin de sonra
Hüseyin Yurttaş Hocam’a hak vermemezlik etmeyin; “Bu algı
yaratımının bir tek amacı vardır: Konuyu sıradanlaştırmak ve ‘Filanca da
Fetöcü’ymüş’denildiğinde, ‘Canım herkes için öyle diyorlar;
Emin Çölaşan’a, Necati Doğru’ya dedikten sonra…’ türünden
bir kanıksamışlık ve aldırmazlık yaratmak! Yoksa bu yavan teraneler ortalıkta
niye dolaştırılsın ki?”