Öncelikle şunu ifade edeyim. ”TÜRK MEDENİYETİ
BİR BÜTÜNDÜR”
Çünkü, Türk Medeniyeti gelişimini, ”Türk Kültür Malzemelerine”
Bağlı olarak sürdüre gelmiştir. Asla, başka milletlerin kültür ve medeniyetlerine
Taklit ederek ya da onlardan etkilenmeden günümüze kadar gelebilmiştir.
Bu sebeple, TÜRK MEDENİYETİ ORJİNALDİR.
Dünya Milletler tarihini araştıran bilim adamları, M.Ö 2500-1700 yıllarında
Asya bozkırlarında, atları eğiten, ata binen, hayvancılıkla uğraşan,
“Geniş alınlı, küçük bedenli, kısa başlı” savaşçı olan Türk-Altay
Kültürü arasındaki bağları araştırmışlar.
Demiri yoğuran, atları eğiten, çobanlık yapan,
Göçebe halinde yaşayan bu insanlar, kendilerine mahsus
Yurdu vardı. Aile ve cemiyet yapısı, teşkilat yapısı, Hakanı
Ve TÖRESİ bulunan, ”TEK TANRI” inancı olan Türk Milletinin
Varlığı ve medeniyeti, yazının bulunması kadar eskilere dayanır.
Türklerin Kendilere özgü Kültür ve Medeniyeti, 780 yılına
Kadar süre gelmiştir.
Türkler, bu tarihte İslam ile tanıştı ve Müslüman oldular.
Türklerin Medeniyeti içinde muteber olan iki insan tipi
Vardır. Bunlardan birincisi BİLGE İNSAN,diğeri ise
ALP-ERENLERDİR.
Âlimlere, gerek İslam dini gerekse Türkler övgü ile
Bahsederler. Bir Hadis-i şerifte “Alimlerin mürekkebi
Şehitlerin kanından daha mübarektir.” Denmektedir.
Türk,İslam ile bütünleşmesinden sonra, adeta kendisini
Bulmuş, İslam, Türk’ü Türk ile tanıştırmıştır...
Türkler, Budizm gibi, mistik bir düşünce içinde, izdivaya çekilen,
Hıristiyanlık ve Yahudilik gibi Allahtan başka bir çok şeyi
Tanrı edinen hiçbir dini kendilerine DİN edinmemişlerdir.
İslam öncesi, bazı dinler, Türklüğü adeta dünyanın yeryüzünden
Silecek hale getirmişlerdi.
Şöyle ki, Tabgaçlar, Budizmin etkisi ile Çinlileştirilirken,
Hazarlar ise, Yahudi kültürüne yenik düşüyor.
Peçenekler, Uzlar, Kumanlar, Macarlar, Bulgarlar da,
Hıristiyanlığın tahribatına maruz kalmışlardı.
İslam ise, Türk’ün milli medeniyetinin güçlenmesine
Büyük imkanlar sağlamışlardır.
İslamiyet, milletleri yok saymaz, onları zayıflatmaz,
Tam tersine onları güçlendirmiştir.
Hucurat-13 “Biz insanları bir kadın ve bir erkekten yarattık.
Onları kavim, kavim eyledik. Birbirlerinizle görüşüp
Tanışasınız diye.”
Yoksa, Sadece bir din ve bir millet olurdu.
Diğer Kutsal kitaplara ve resullara gerek kalmazdı.
Dünya tarihine baktığımız zaman, Türkler, Araplar,
Hintliler, Farslar ve berberiler... dünyayı hayran bırakan
Üstün ve büyük Medeniyetler geliştirmişlerdir.
Dikkat edilirse, her kavmin, her milletin kendine has
Kültürleri vardır. İşte bu Kültür Malzemelerinden
Milli Medeniyetleri meydana getirmişlerdir.
İslam Medeniyeti tabirini, İslam dinini kabul eden,
İslam ile şereflenen, Milletlerin “Milli Medeniyetlerine”
Yeni bir ruh, yeni bir iman ve şuur kazandıran,”Üst-Sistem”
Manasında kullanmak gerekir.
İşte Türklerin İslam ile şereflenmesinden sonra,
Türk Medeniyeti, TÜRK-İSLAM MEDENİYETİ
Olarak kendisinde büyük bir akıllı, inançlı, şuurlu bir
Bir medeniyet gelişmiştir.
İşte Kesretten tevhide giden, birlik ve beraberliğimizi
TEVHİD AŞKI ile medeniyetimize ışık ve nur olan
İslam dini, Türkler üzerinde bütün bir etki yapmıştır.
Türk’ü,adaletli, şerefli, sosyal, yardım sever, inançlı,
İmanlı, İslam’a hizmet eden, âlim ve Alpler yetiştirmiştir.
Milletimiz İslam la kazandığı ruh ve imanını tarihi boyunca
Kaybetmemiştir. Bunu kaybetmemek için, azim ve imanını
Daima göstermiştir ve göstermeye devam edecektir.
Özetle söylemek gerekirse, Türkler sahip oldukları
Kültürlerinin malzemelerini, Milli Medeniyetlerinin
Teşekkülünde göstermişlerdir.
Tek Tanrı inancını İslam’da bulmuşlar, İslam adına,
Çenk yapmayı, İslam’ı dünya ile tanıştırmak için
Alp-Erenlerle İslam’a hizmetkar olmuşlardır.
İslam, her türlü teknik, elektronik, sanayi, ekonomik
Kalkınmayı övmüş, ”İKİ GÜNÜ BİRBİRİNE EŞİT OLAN
BİZDEN DEĞİLDİR” diyerek, temelliği lanetlemiştir.
İslam’ın, ”Günah-Sevap, İyi-Kötü “olarak insan davranışlarını
Açıklık getirmiş, bunlar tamamen Türk Ceza Kanunun
Ceza hükümleri içinde de, Suç unsuru oluşturmaktadır.
Her Milletin Medeniyeti, kendisine göre, Millidir.
Biz, başka milletlerin medeniyetini sahiplenmez, kendi
Milli medeniyetimize sahip çıkarız.
Türk-İslam Medeniyeti,Türk’ün Muasırlaşmasının
Motor gücüdür.
Yeter ki; Milli ve Manevi değerlerimize sahip çıkalım,
Milletimiz için, çalışalım, üretelim, hak ve hukuk içinde
Beraber tüketelim.
Bir Millet, başka bir Milleti uyar ve onu taklit ederse,
O millet, taklit ettiğin millettendir...
Genel
18 Nisan 2019 - 09:39
TÜRK MEDENİYETİ VE İSLÂMİYET
Ali Koçlu'nun yazısını okumak için tıklayın...
Genel
18 Nisan 2019 - 09:39
İlginizi Çekebilir