Denizli son günlerde bir ölüm şehri haline geldi! Her gün bir-iki intihar vakası haberi düşüyor. Bir kişi kendini asıyor, biri kendini vuruyor, biri yüksekten atlıyor… Ve biz sadece izliyoruz! Yetkililerden tek bir açıklama, tek bir önlem, tek bir farkındalık çabası bile yok! Ölümler sayı olarak anılıyor, yeni bir intihar daha gerçekleşti denilip geçiliyor. İnsan hayatı bu kadar mı ucuz? Bu şehirde yaşayanların canı bu kadar mı değersiz?Daha dün 76 yaşında bir adam kahvehane önündeki ağaca kendini astı. Koskoca bir ömür, acıyla noktalandı. Peki neden? Ne derdi vardı da onu bu çaresizliğe sürükledi? Aç mıydı? Borç içinde mi yüzüyordu? Yalnız mıydı? Hastaydı da tedavi mi olamıyordu? Kimse merak etmiyor! Araştıran, soran yok! Ne valilik, ne üniversite, ne sağlık müdürlüğü, ne hükümet! Kimseden bir açıklama, bir inceleme, bir önlem yok! AKP’nin yönettiği Türkiye’de insan hayatı bu kadar işte! "Öldü, bitti, gitti!"İntihar edenlerin büyük çoğunluğu erkek. Neden? Ekonomik çöküş mü? İşsizlik mi? Geçinememek mi? Aile baskısı mı? Borçlar mı? Bu insanların dertleri ne? Hiçbir resmi kurum çıkıp bir araştırma yapmıyor. Denizli’de peş peşe intihar vakaları yaşanıyor, kimse 'Ne oluyor bu şehirde?' demiyor! Denizli sağlık müdürlüğü ne iş yapar? Üniversiteler neden bu sosyal çöküşü incelemiyor? Kaymakamlık, valilik, iktidar vekilleri neden kafalarını kuma gömmüş? Daha kaç kişi canına kıymalı ki birileri farkına varsın? Birileri çıkıp ‘Bu şehirde toplu bir çaresizlik var’ diyene kadar kaç ocağa ateş düşmeli?Ve bugün 14 Mart Tıp Bayramı… Bir bayram gibi mi? Sağlık çalışanları greve gidiyor çünkü artık dayanacak güçleri kalmadı! Cumhurbaşkanı Erdoğan yıllar önce “Giderlerse gitsinler” demişti. İşte o sözlerin yankıları bugün gerçek oluyor! Türkiye’de doktorlar mesleklerinden istifa ediyor, yurt dışına gidiyor çünkü burada insan gibi çalışma koşulları yok! Hekimler ölüyor, öldürülüyor, şiddete uğruyor, hastanelerde köle gibi çalıştırılıyor! AKP hükümetinin umurunda mı? Asla! Onlar için doktorlar da halk gibi sadece rakamlardan ibaret!OECD verilerine göre Türkiye’de bin kişiye düşen doktor sayısı 2,2. OECD ortalaması ise 3,7! Türkiye bu alanda son sırada! Avrupa'da bir hasta için doktor muayene süresi 20 dakika. Türkiye’de bu süre 4-5 dakikaya kadar düştü. Bir doktor günde 70 hasta bakıyor! Yetmiyor, nöbete kalıyor! Yetmiyor, şiddete uğruyor! Yetmiyor, mobbing görüyor! Bir doktorun, bir hemşirenin, bir sağlık çalışanının insan gibi çalışmasına izin yok! Çalışma şartları berbat, maaşlar yetersiz, hastanelerde yer yok, sistem çökmüş! Ama iktidar çözüm sunmak yerine yine aynı nakaratı tekrarlıyor: Sabredin!Sağlık sorunları artık içinden çıkılamaz hale geldi! Hastanelerde yoğun bakım yatakları dolu, hastalar günlerce sıra bekliyor. Birçok kişi randevu bile alamıyor! Ama bu hükümet için bunlar önemsiz! Onlar yandaş müteahhitlerine milyon dolarlık ihaleler vermeye, kendi zenginlerini yaratmaya devam ediyor! Halk ölüyormuş, doktorlar tükeniyormuş, işçiye, memura, emekliye yaşam hakkı tanınmıyormuş, kimin umurunda!Ve işte bir AKP klasiği daha! AKP Büyükşehir Belediye Meclis Grup Başkanvekili Feride Kabadayılar, Başkan Bülent Nuri Çavuşoğlu’nun sağlık çalışanlarına günde iki kez ücretsiz toplu taşıma hakkı tanıma vaadini bile eleştiriyor! Siz sağlık çalışanlarının hangi sorununu çözdünüz de şimdi çıkıp konuşuyorsunuz? Bir kez olsun doktorların haklarını savundunuz mu? Bir kez olsun bu insanların şiddete uğramasını, mobbinge maruz kalmasını, saatlerce köle gibi çalıştırılmasını engellemek için bir yasa teklifinde bulundunuz mu? Başkan Bülent Nuri Çavuşoğlu sözünü tutmaya, verdiği vaatleri tek tek yerine getirmeye devam ediyor. Ama asıl sorun bu ülkeyi yönetenlerde! AKP hükümeti, insan hayatını tamamen değersizleştirdi! Doktorlar çalışamaz hale geldi, insanlar sağlık sistemine güvenemez oldu, ekonomik bunalımla, borçla, işsizlikle boğuşan yurttaşlar intihara sürükleniyor! Ama onlar sadece seyrediyor! Bu gidişata daha ne kadar sessiz kalacaksınız? Daha kaç kişi ölünce, kaç doktor mesleği bırakınca, kaç hasta hastanelerde sürünüp hayatını kaybedince uyanacağız?Sağlık çalışanlarımızın 14 Mart Tıp Bayramı kutlu olsun! Ama kutlamak yetmez! Onlar için daha insani şartlar, daha adil bir sistem istiyoruz! Sağlık çalışanlarının, doktorların, halkın haklarını gasp edenler, bu ülkeyi insan hayatının hiçbir değerinin olmadığı bir yer haline getirenler artık hesap vermeli!Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün, "Beni Türk hekimlerine emanet edin" sözünü tekrar hatırlatarak, tüm sağlık çalışanlarımızın 14 Mart Tıp Bayramını kutlar, daha sağlıklı ortamlarda çalışabilecekleri yarınlar dilerim...
Gündem
Yayınlanma: 14 Mart 2025 - 12:07
Güncelleme: 14 Mart 2025 - 12:30
Denizli'de Korkutan İntiharlar, Çöken Sağlık Sistemi ve Tıp Bayramında Acı Gerçekler!
Gündem
14 Mart 2025 - 12:07
Güncelleme: 14 Mart 2025 - 12:30