Denizli’nin Acıpayam ilçesine bağlı Dodurgalar Mahallesi sakinleri, 500 yıllık tarhana kültürünü yaşatmaya çalışıyor. Asırlardır aynı şekilde yapılan sıcak tarhana, yoğurt, pekmez ve tereyağı eşliğinde davetlilere ikram edildi, kalanları ise top tarhana olmak üzere evlerin damlarına serildi.
Denizli’nin Acıpayam İlçesine bağlı Dodurga Mahallesi’nde yaklaşık 5 asırdan bu yana yapılan çerezlik top tarhana ve toz tarhananın tanıtımı için bu yıl 2’inci kez Geleneksel Dodurga Tarhana Festivali düzenlendi. Tarhana festivaline Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan’ın yanı sıra ilçe protokolü ve davetliler katıldı.
Yüzlerce kişiye yetecek yemeklerin yapıldığı festivalde, yöreye has geleneksel tarhana kazanları yakıldı. Su, bulgur ve un karışımıyla yapılan kaynamış tarhana, gelenlere pekmez, yoğurt ya da tereyağı eşliğinde ikram edildi. Kazanlarda kalanlar ise top tarhana yapılmak üzere yörede ‘kova’ adı verilen sazlıkların üzerine elle şekil verilerek serildi. Yörenin çerezi olan top tarhananın 2 günde kuruyarak eğlencelik halini aldığı ve besin değeri yüksek olan bir gıdanın Çanakkale Savaşı’na giden şehit dedelerinin de yolluğu olduğu belirtildi.
Festivalde geleneksel yöntemlerle tarhana pişiren Hüdai Yıldan, “Tarhananın en önemli püf noktalarından biri, bunun altındaki kova dediğimiz bir ot. Su kenarına yetişen bu otu biz oradan biçip getiriyoruz. Top tarhanaları üzerine seriyoruz. Altta hava alarak kuruduğu için daha lezzetli ve daha da olgunlaşmış oluyor. Tarhanayı bugün döktüysek, yarından sonra toplarız. Tarhananın tüm işlemleri 2 günde tamamlanıyor” dedi.
Tarhananın yapılışı hakkında bilgi veren Fatma Deniz de “Tarhanayı kazanlara dolduruyoruz. Kaynatıyoruz, bulgurunu katıyoruz ve ondan sonra un katıp karıştırıyoruz. Bu işlemlerden sonra bir kere daha döküyoruz ve yine yoğuruyoruz. Hamur gibi mayalıyoruz ve kuruması için kovaların üzerine döküyoruz. Hazır hale gelince Dodurga’nın çerezi, cevize ve pekmezinin yanı sıra şimdiler de ise yoğurt ile tereyağı ile yiyoruz. Kurusunu cevizle ve fıstıkla yiyoruz. Her türlü yenilişiyle çok lezzetli oluyor” diye konuştu.
“Bizim tarhanamız diğerlerinden farklı”
Mahallenin ılıman iklimi ve Eşeler Yaylasından gelen doğal suyuyla yapılan tarhananın diğerlerinden çok farklı olduğunu anlatan DOYDER Başkanı Yüksel Şan ise şöyle konuştu:
“Dodurga’ya özgü tarhanayı tanıtmak için festivalimizi gerçekleştirdik. Tarhanamız bizim 500 yıldan bu yana gelen bir geleneğimizdir. Bizim Dodurga’da, tarhanamız olmazsa olmazlardandır. Bizim tarhanamız her evde olur her evde olmazsa olmaz çerezlik tarhanadır.
Aynı zamanda bunun çorbası da yapılabiliyor. Büyüklerimizden öğrendiğimiz kadarıyla, Çanakkale Savaşına giden şehitlerimiz buradan çerez olarak yani yolluk olarak da yanlarına yanlarında tarhana götürmüşler. Uzun süre orada gıda ihtiyaçlarını karşılamak için tarhana tüketmişler. Bizim tarhanamızın bir özelliği vardır, asla küf yapmaz. Keselerde saklandığında 1-2 yıl fazla nemli olmayan bir ortamda rahatça koruyabilirsiniz”
Renkli görüntüler oluşan 2. Geleneksel Tarhana Festivali çerçevesinde mehter takımı konser verdi. Yerel sanatçılar sahne alıp, birbirinden farklı Ege Türkülerini seslendirdi.
Denizli’nin Acıpayam İlçesine bağlı Dodurga Mahallesi’nde yaklaşık 5 asırdan bu yana yapılan çerezlik top tarhana ve toz tarhananın tanıtımı için bu yıl 2’inci kez Geleneksel Dodurga Tarhana Festivali düzenlendi. Tarhana festivaline Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan’ın yanı sıra ilçe protokolü ve davetliler katıldı.
Yüzlerce kişiye yetecek yemeklerin yapıldığı festivalde, yöreye has geleneksel tarhana kazanları yakıldı. Su, bulgur ve un karışımıyla yapılan kaynamış tarhana, gelenlere pekmez, yoğurt ya da tereyağı eşliğinde ikram edildi. Kazanlarda kalanlar ise top tarhana yapılmak üzere yörede ‘kova’ adı verilen sazlıkların üzerine elle şekil verilerek serildi. Yörenin çerezi olan top tarhananın 2 günde kuruyarak eğlencelik halini aldığı ve besin değeri yüksek olan bir gıdanın Çanakkale Savaşı’na giden şehit dedelerinin de yolluğu olduğu belirtildi.
Festivalde geleneksel yöntemlerle tarhana pişiren Hüdai Yıldan, “Tarhananın en önemli püf noktalarından biri, bunun altındaki kova dediğimiz bir ot. Su kenarına yetişen bu otu biz oradan biçip getiriyoruz. Top tarhanaları üzerine seriyoruz. Altta hava alarak kuruduğu için daha lezzetli ve daha da olgunlaşmış oluyor. Tarhanayı bugün döktüysek, yarından sonra toplarız. Tarhananın tüm işlemleri 2 günde tamamlanıyor” dedi.
Tarhananın yapılışı hakkında bilgi veren Fatma Deniz de “Tarhanayı kazanlara dolduruyoruz. Kaynatıyoruz, bulgurunu katıyoruz ve ondan sonra un katıp karıştırıyoruz. Bu işlemlerden sonra bir kere daha döküyoruz ve yine yoğuruyoruz. Hamur gibi mayalıyoruz ve kuruması için kovaların üzerine döküyoruz. Hazır hale gelince Dodurga’nın çerezi, cevize ve pekmezinin yanı sıra şimdiler de ise yoğurt ile tereyağı ile yiyoruz. Kurusunu cevizle ve fıstıkla yiyoruz. Her türlü yenilişiyle çok lezzetli oluyor” diye konuştu.
“Bizim tarhanamız diğerlerinden farklı”
Mahallenin ılıman iklimi ve Eşeler Yaylasından gelen doğal suyuyla yapılan tarhananın diğerlerinden çok farklı olduğunu anlatan DOYDER Başkanı Yüksel Şan ise şöyle konuştu:
“Dodurga’ya özgü tarhanayı tanıtmak için festivalimizi gerçekleştirdik. Tarhanamız bizim 500 yıldan bu yana gelen bir geleneğimizdir. Bizim Dodurga’da, tarhanamız olmazsa olmazlardandır. Bizim tarhanamız her evde olur her evde olmazsa olmaz çerezlik tarhanadır.
Aynı zamanda bunun çorbası da yapılabiliyor. Büyüklerimizden öğrendiğimiz kadarıyla, Çanakkale Savaşına giden şehitlerimiz buradan çerez olarak yani yolluk olarak da yanlarına yanlarında tarhana götürmüşler. Uzun süre orada gıda ihtiyaçlarını karşılamak için tarhana tüketmişler. Bizim tarhanamızın bir özelliği vardır, asla küf yapmaz. Keselerde saklandığında 1-2 yıl fazla nemli olmayan bir ortamda rahatça koruyabilirsiniz”Renkli görüntüler oluşan 2. Geleneksel Tarhana Festivali çerçevesinde mehter takımı konser verdi. Yerel sanatçılar sahne alıp, birbirinden farklı Ege Türkülerini seslendirdi.
