Gün, Cengiz BEKTAŞ dostlar. Bir gönül insanı, bilge, şair, mimar… 20 Mart 2020’de kaybettik, 2 yıl önce bu zamanlar…
Usta'yı; kekik kokusuna ve memleketine olan özlemini, “Ağaç-Toprak-Gül-Günebakan-Gelincik”le anlattığı, “EZ-Gİ” adlı beşleme Şiir'iyle anıyorum:
AĞAÇLAR
Beş ağaçtılar dışarıda, karanlığın içinde!
Biri azıcık ötede duruyordu.
İkisi birbirine dönük,
İkisi susuyordu...
Kar yağardı ayaklarının dibinde,
Üşümeleri bundan değildi.
Koyağın üstlerinde ışıklar,
Korku çitleri gündüz gibi...
TOPRAKTAN UTANIR GİBİ
Kaç kişiydiler duvarın önünde, dışarıda!
Güneşe duruyorlardı.
Üçü, beşi oturmuş gerisi ayakta.
Biri evlere bakıyordu,
Çocuklarla.
Biri, ikisi topraktan utanır gibiydiler...
Kentin üzerinde mor kirleniyordu durmadan.
Erkenin moru değil bu!
Zamanlardan ne ki?
GÜLLER
Beş güldüler belki!
Biri gözlerime duruyordu.
İkisi, iki omzumda!
Biri göğsümde.
Ayaklarımda biri, durmadan...
Akıyordum ırmakçasına.
Beni bunlar acıtmıyordu dost.
Onlar oldum olası güldüler.
Ben kekik kokuyordum,
Dağlarım kadar...
GÜNEBAKANLAR
Beş günebakandılar belki de!
Beşi de çevremde, gözleri kocaman.
Bu nasıl güneş ki batmayan?
Fesleğenler gibiydim bilerek,
Fesleğenler gibi arık kıyılarında bilenerek.
Dışarıda biri, kadınlar türküsünü söylüyordu.
Dışarıda binlerce, on binlerce ve milyonlarcaydılar…
Kent sokaklarında,
Yapraklarını döküyorlardı.
Çocuklarımın ellerinden tutmuşlardı.
Benimdi tüm çocuklar, biliyorlardı.
Çocuklar onları götürüyorlardı.
Çocuklar beni unutmayacaklardı.
Çocuklar beni şimdilerde susuyorlardı...
GELİNCİKLER
Beş gelinciktiler!
Üzerime eğilmişlerdi.
Üflesem diplerine düşeceklerdi.
Sesimi almışlardı, ayaklarımı da,
Bıraksam; gidemezlerdi...
Çizgiler ardında dışarıda.
Mor durmadan kirleniyordu...
Sesini özlediğim biri;
Bozkır türküsündeydi,
Beni de türküleyecek olan...
Türkü olacağım bir güzel;
Bileklerimden incecik başlayarak,
Size çiçekleri anlatacağım.
Söyleyeceksiniz arada bir,
Çocuklarınızın gözlerine bakmadan...
Atlarımı düşlüyorum.
Zamanlardan ne ki?
Hadi tuz gölüne yatalım.
Çiçekler gelir azdan.
Üç, beş, on, yüz, bin.
Siz nerelerdesiniz?
Ben kekik kokacağım;
Bugün de yarın da,
Dağlarım kadar...
***
2 yıl geçti üstünden! 20 Mart 2020’ydi günlerden. Bir şair öldü dostlar. Bir bilge, bir gönül insanı, bir mimar…
Bugün Pazar…
Bugün ve yarın, şimdi ve daima o hep özlediğin Denizli kadar, Denizli'nin dağları kadar kekik kokuyorsun seni anımsadığımda, kekik kokacaksın hep; bak haykırıyorum, duyumsuyor musun?
Sonsuza kadar…