Her işin başının YÜKSEK AHLAK olduğunu
Unutmayın…
Adam namaz kılıp oruç tutuyordur…
Bu işin görüntüsü, eyvallah…
Allaha olan inancının gereğini yapıyordur…
Namaz kılmayan da, kılan da, Allah kuludur. Milli vicdan ve inancımızda ayırt etmeyiz…
Zira Yaratana inanan, Ona kul olan kulluk eder…
İbadet, Allah ile kul arasındadır…
Toplumu ilgilendiren ise, herkesin toplum içinde yaşama hakkını kimseye zarar vermeden insani duyguları kaybetmeden yaşamak olmadır…
Bunun için öncelikle YÜKSEK AHLAKİ DEĞERLERİ sahip olunması gerekir…
İster ticaretle uğraşın, ister öğretmen isterseniz de din adamı olunuz, sahip olmanız gereken değer, ahlaklı tavır ve davranışlarınız olmalıdır…
Sadece sözel ifadelerle kişilik ve insani duygular, ifade de yeterli değildir.Eylemlerimizde de bunu göstermemiz gerekir.
Kur’an Müslüman olmayan, milli vicdan ve ahlaka sahip olmayan kişiler, nefislerine her zaman yenik düşerler. Nefsine hizmet edenden, ne kul ne de insanlık vasfına sahip insan olur…
“Hayvanlar hayvanlıkları ile Melekler de meleklikleri ile kurtuldular ama insanlar her ikisi arasında debelenmektedirler” Hz. Mevlana, ne de güzel özetle ifade etmiş…
Toplumda insanlara ve hayvanlara zarar verenlere, hakaret edenler KABAHATLER KANUNUNA göre sadece para cezası verilmekteydi. Son zamanda bu eylemleri yapanlara ceza kanununa göre işlem yapılacaktır…
Bir Milletin KURTULUŞU, eğitim ve Adaletle olur…
Ekonomi, kültür, medeniyet, sanat, estetik sonra gelir…
Milletleri millet yapan değerler, din, dil, tarih, kültür, etik değerler, sanat ve diğerleridir…
Biz bir millet olabiliriz ama din ve vicdan hürriyetimiz yanında, empati yapmayı ihmal etmemek gerekir…
Yüksek ahlaki değerlere sahip olan insan, her zaman önce iğneyi kendine batırır, sonra çuvaldızı başkasına. Buna EMPATİ denir.
Zira iğnenin acısını duyan, milli vicdan sahibi ve ahlaklı kişi, kimseye zarar vermez…
İman, dediğimiz de, sadece namaz, oruç akla geliyor…
İnsani ilişkiler unutuluyor…
Kimse kimseyle ilgilenmiyor…
Selam veren, hal hatır soran yok…
Yaşlılar evinde kalan yaşlılar sayısında büyük artışlar var…
İMAN; Anne ve babaya sahip çıkmak, başkasının hakkına saygı göstermek, garip guraba ile ilgilenmek, kimseye zarar vermemek, ya göründüğü ya olduğu gibi görünmek, riyakarlık yapmamak, herkesin din ve vicdan hürriyetine saygılı olmak, Allaha olan ibadetlerinde ŞİRK yapmamak, gösterişten uzak kalmak, vicdanlı olmak…
İşte bütün mesele, insani değerler…
Ahlaksız vicdan ve iman olmaz…
“Ben, güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim”
Diyen Hz. Peygamberin(S.A.V) hadisini unutmamak gerekir..
Yozlaşan milletler, milliyet olma vasıflarını kaybederler.
Geriye sadece, insanlar manzumesi kalır.. O da, “Ortaya bir karışık “ gibidir.
Her şeyi ALLAHA bırakma…
Allahın işi sadece bizi düzeltmek değildir.
Öğle olsaydı, At ve Semud Kavmi ile Nuhun kavmi düzelirdi.
Beni İsrail kavmini Hz.Musa(A.S) bile düzeltememiş..
İşte masum insanları öldüren İSRAİL…
Demek ki; önce AHLAK…