2007-2010 senelerinde, Ergenekon, Balyoz, Kafes, İzmir Suikastı, Polonez köy gibi, Türk Silahlı Kuvvetlerine tertiplenen, “Hukuk” adı altında, Atatürkçü, Muhafazakar, Milliyetçi vatansever silahlı kuvvetleri personeline, hakim ve savcılara,polislere,akademisyenlere uygulanan zulüm ve mezalimin isimleridir..
Öncelikle, ”ERGENEKON” ismi özellikle konmuştur.Aziz Türk Milletinin, ”var olma kavgasının” adıdır.Türk milletinin gelecek tarihine Ergenekon ismini adeta “tu kaka “ yapabilmektir.
Ergenekon ve diğerleri tamamen fetöcülerin “KUMPASLARINDAN” ,“Tuncay Güney” ve “Şemdin Sakık” gibi sözde “GİZLİ TANIKLAR” ifadesi ile,TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNİ” kamuoyunda mahkum etmekti.
Bunun için,fetöcü hukukçular ile polis teşkilatları beraber kullanıldı.Polis,ismi verilenleri gizli dinleme yapıyor,Fetöcü savcı,polisten düzmece tanık ifadesi ve belgeler istiyor,savcı da buna istinaden tutukluyor,fetöcü hakim de,bu kişileri tutukluyor.
Mesela,gizli tanık olarak gösterilen Tuncay Güney’in ifadesini, polis müdürü ”Adil Serdar Saçan” almıştır!
26.Genel Kurmay Başkanı olan,İlker Başbuğ’un gizli tanığı ,Şemdin Sakık idi.Sonra bu tanık deşifre olmuştur.
1993 yılında Abdullah Öcalan,”Seçilmişler benimle bir masada oturup barış için konuşamazlar” demiştir.Zira,Türk silahlı kuvvetleri,terör ile mücadeleyi,”Siyasi Çözümle” çözülemeyeceği her devasında söylemiş, böylece tavrını ortaya koymuştu.
AK Parti hükümeti tarafından,”barış ve çözüm süreci” olarak ortaya konan “terörle mücadele
Projesi” suya düşmüştür.Masa devrilmiştir.Bu çözümün,terörün ortadan kaldırılması ile ilgili hiçbir faydası olmayacağı anlaşılmıştır.Bu çözümde taraf olan,HDP’nin vekilleri ve eş başkanları tutuklu bulunmaktadır.
Fetönün,TSK üzerindeki oyunun kuralları ve TSK ya yapılacak “Kumpas’ın” ilk ayağı,ilk defa Erzincan’da başladı.
25 haziran 2009 da,Cumhuriyet baş savcısı İlhan Civaner,İsmailağa cemaati ile ilgili bilgiler gelince,soruşturma dosyası hazırlıyor..
2003 yılında çıkan bir yasaya göre;” Cürüm işlememiş,hiçbir silahlı örgüte üye olmamış, örgütsel faaliyetlerde bulunmamış” olanları,”özel yetkili savcılar” bakacak diye ,o zaman özel yetkili savcı olan Osman Şanal,Sayın Civaner’in odasına adeta basar gibi,içeriye giriyor ve dosyayı elinden alıyor.Bu dosya,”İsmail Ağa cemaati” ilgili dosya idi.
26 ocak 2005 tarihinde İlker Başbuğ,Silahlı Kuvvetlerin içinde kıpırdanmalar var diye, Başbakana bilgiler veriyor.
Fetö,2008-2010 tarihleri arasında,Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki yapılanmasına hız veriyor.
Önce Kayseri’de ,Jandarma Albay Cemal Temizöz’ün ifadesini almak için,Diyarbakır’a çağırıyorlar.Cemal albay,fetö ile mücadele eden kıymetli bir asker.Mesele ifade almak değil, “Albayı tutuklamak.”
İfadesinin alınma sebebi;”faali meçhul olayların” aydınlatılması için..
Adalet Bakanlığı müsteşar yardımcı,”Albayın Tutuklanmayacağına dair “söz vermesine rağmen,maalesef,Temizöz albay tutuklanıyor.
ABD,pkk ile ilgili bütün teröristlerle ilgili olayların çözümünde,”SİYASİ ÇÖZÜM” önermiştir.Kısacası,PKK’lılara Güney Anadolu Bölgesinde “Federe Kürt Devletinin kurulmasını” açıkça söylemeseler bile,siyasi çözüm ile ifade etmeye çalıştıkları budur.
“İrtica ile Mücadele Eylem Planı” hazırlanıyor.
Bu plan,tamamen “FETÖ PROJESİDİR.” Zira,bu planın uygulanmasında,yetkili savcı (bugün kaçak olan) Zekeriya Öz’dür.