"Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir milletinde, Anadolu köylü kadınının üstünde kadın mesaisi zikretmek imkânı yoktur ve dünyada hiçbir milletin kadını 'Ben Anadolu kadınından daha fazla çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu kadını kadar emek verdim' diyemez."
Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk
Türkiye Cumhuriyeti Devleti kuruluşunun 100.yaşına doğru engebeli, hayli zorlu bir sürece doğru evrilirken kırsal ve kırsalın sorunlarına dair en önemli olan konuya 442 sayılı Köy Kanunu ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu farklılıklarıyla “ Köy Muhtarlığı-Mahalle Muhtarlığı” ekseninde kadın diyeceğim bu hafta.
Genç cumhuriyetin 7.yılında yerel seçimlerde oy kullanma hakkı tanınan Türk Kadınına 442 sayılı Köy Kanunu'nun 20. Maddesinin değiştirilmesine dair 26 Ekim 1933 tarihli ve 2329 sayılı kanunun çıkarılmasıyla; kadınların köy muhtar ve heyetlerine seçilme hakkını elde etti. Bir yıl sonra’da Anayasanın 10. ve 11. maddeleri değiştirilerek 22 yaşında seçme, 30 yaşında seçilme hakkı TBMM’de oybirliği ile karara bağlandı.
Sayın Ayşe Kaşıkırık’ın kaleme aldığı “Rol Model Kadınlar: Doğu Ve Güneydoğu Anadolu’da Muhtar Kadınlar (International EUropean Journal of Managerial Research Dergisi (EUJMR) ISSN: 2602 – 4179 / Dönem/ Cilt: 6/ Sayı: 10)” Araştırma Makalesinden alıntılar yapacağım.
6360 sayılı kanunu ile 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu’nda yapılan değişikle köyken mahalle statüsüne düşenlerin eklendiğinde/düşürüldüğünde Türkiye’de son yapılan yerel seçimlerde 18 bin 196 adet köyün sadece 115’i kadın muhtar, 32 bin 019 mahallenin ise 970’ı kadın muhtardır.
1924 tarihli 442 sayılı Köy Kanununda muhtar tanımı;
“Muhtar, köyün başıdır. Köy işlerinde söz söylemek, emir vermek ve emir yaptırmak muhtarın hakkıdır. Muhtar Devletin memurudur.” ve 20. maddesinde; “Her köyde bir köy derneği, bir köy muhtarı, bir de ihtiyar meclisi bulunur. Köy muhtarı ve ihtiyar meclisi azaları doğrudan doğruya köy derneği tarafından ve köylü kadın ve erkekler arasından seçilir.”
2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye Kanununda mahalle muhtarıyla ilgili olarak;
“Muhtar, mahalle sakinlerinin gönüllü katılımıyla ortak ihtiyaçları belirlemek, mahallenin yaşam kalitesini geliştirmek, belediye ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarıyla ilişkilerini yürütmek, mahalle ile ilgili konularda görüş bildirmek, diğer kurumlarla iş birliği yapmak ve kanunlarla verilen diğer görevleri yapmakla yükümlüdür.
Belediye, mahallenin ve muhtarlığın ihtiyaçlarının karşılanması ve sorunlarının çözümü için bütçe imkânları ölçüsünde gerekli ayni yardım ve desteği sağlar; kararlarında mahallelinin ortak isteklerini göz önünde bulundurur ve hizmetlerin mahallenin ihtiyaçlarına uygun biçimde yürütülmesini sağlamaya çalışır.”
Köy muhtarlığı yetki ve sorumlukları ile mahalle muhtarı yetki ve sorumlulukları farklılık göstermekle birlikte her ikisi içinde maaş ödemesi bir memuriyet atfedildiği için aynıdır.
Köy sandığı sayesinde köy içerisinde yer alan aksaklıklar veya yapılmak istenen örneğin aşevi, gerek sandık gerekse imece ile yapılabilmektedir. Oysa mahalle muhtarlığı söz konusu olduğunda bu aşevi için ilçe belediyesi işin içinde olmak zorunluluğu doğmaktadır.
Araştırma makalesine dönecek olursak;
“Yerel yönetimler, kamu hizmetlerini icra etmek üzere kurulan, tüzel kişiliğe sahip olan ve yürütme organları seçimle belirlenen yönetim mekanizmalarıdır… Mahalle muhtarlığı sosyal bir gerçeklik olarak, merkezi yönetim ile yerel yönetimin kesiştiği noktada faaliyetler yürütmektedir”
Seçilen kişinin görevi kamu hizmetini yerine getirmek olduğu kadar yerel halkın ihtiyaçlarını da belirleyerek talep noktasında merkeze iletmektir. Örneğin;
Kendi köyümde dezavantajlı bir kesimin ihtiyaçları olan sağlık hizmeti, aşevi, … toplum merkezi, çocuklar ve yetişkinlerin toplanabileceği kütüphane, lokal …park, ekonomik kalkınmayı hedefleyen kooperatif veya dernek …pek çok hizmet tespiti ve bu tespite yönelik projeler üretilmesi muhtarlık makamının kanun, tüzük, yönetmelik bilmesi kadar mevcut merkez ile işbirliği gerektirmektedir. Ve kanayan yaramız kadınlar. Çal ilçe’nin mahalleleri arasında tek kadın muhtarı bulunmaktadır.
“Şirin Tekeli’ye göre, “kadın sorunu çok yönlü bir sorundur”. Kadın olarak dünyaya gelmek, insanın yaşantısını her açıdan olumsuz etkileyebilmektedir. Ekonomide, üretim sürecinin tüm aşamalarında kadın emeği daha fazla sömürülmektedir. Toplum yaşantısında asıl yerinin “ailesi, evi” olduğu kanaati yüzünden, eğitim olanaklarına eşit düzeyde erişememektedir. Meslek seçim alanı ve çalışma olanakları daralmaktadır. Her türlü zorluğa rağmen çalışma hayatına katıldığında ücret, terfi ve diğer haklar bakımından eşit koşullardan yararlanamamaktadır”
Araştırma makalesinde yer alan şu yukarıda yer alan alıntıdan yola çıkarak kırsalda ya da mahallelerde kadının muhtarlığının rol model olma, sesinin çıkması, hakların bilinmesi, güçlenmesi için ne kadar önemli olduğunu da göstermektedir. Ve makalede yer alan ilk kadın muhtarımız olan ( Aydın ili Çine İlçesi’nin Demirdere köyünde 32 yaşındayken 500 seçmen 7 erkek aday ile yarışan) Gül Esin’in şu sözlerine lütfen unutmayınız;
“Muhtarlık için aday olduğumda, bana kimse karşı çıkmadı. Muhtarlığa, o zamanki nahiye müdürümüzün isteği ile girmiştim. İlk kadın muhtar seçildiğimde de herkes bana yardımcı oldu. Muhtarlığım sırasında da köydeki kız kaçırma olaylarının önlenmesinde büyük çaba harcadım. Köye yol, köprü ve köy konağı yaptırdım..”
Kadınlarımızın başaramayacağı hiçbir şey yoktur! Ve muhtarlık bir basamak, meclis üyeliği, belediye başkanlığı… milletvekilliği hatta bakanlıklar için..Makalenin ilk giriş cümlesinde yer aldığı gibi eşitlik, adalet ve özgürlük yerelden başlar. Yerelde birliğin tesisi ise kadınlar ile mümkündür.
n.aydemir 29 Ekim 2022 [email protected] Çal/Denizli