Ülkemiz hep SİLAHLI KUVVETLERİN vesayeti altında,
Görülmeyen bir elin defansı ve iktidarın başının üzerinde hep bir kılıcın
Sallanarak Başbakanların adeta kulakları çekilerek,bugünlere gelebildik.
Ülkenin 1946 yılında çok partili sisteme geçmesi bile sancılı olmuşken,
1960 darbesi,üç idamla geldi.
Türk milletin sağcı ve solcusu bu darbeden memnun değilken,Başbakan ve iki bakanı
Asarak,Türk Milletine ve Demokrasiye hangi dersi vermek istediniz?
Sayın Süleyman Demirel’in,altı defa gittim,yedi defa geldim demesi,DEMOKRASİDEN
Filan değildir.TSK,1960 darbesi ile Türk Milletinin gönlündeki sevgiyi azaltmıştır.
Bu sebeple de,1950 yılından itibaren,ne demokratik sol,ne sosyal demokratlar iktidar
Olamamışlardır.Ancak,sadece hükümet olabilmişlerdir.
1973 seçimlerinden önce,12 mart 1971 muhtırası! 1973 seçimden Sonra,CHP+MSP ile ortak hükümet olmuşlar,daha sonraki seçim sonuçlarına göre,1977 seçimlerden sonra,Güneş motel hükümeti olarak Türk siyasetine geçen,
CHP ve bakanlık teklifi ile istifa eden 12 Adalet Partili millet vekilleri..
Daha sonra bu bakanlardan,Tuncay Mataracı ve Hilmi İşgüzar,yüce divanda yargılanarak,
Ceza almışlardır.1970’li yıllarda 1.MC ve 2.MC koalisyon hükümetleri kuruldu.
Ve geldik 12 eylül 1980 askeri darbesine.
1999 seçimlerinden sonra DSP+ANAP+MHP ortak hükümet kurmuşlardır.
Süresi dolmadan,anlaşamayan bu koalisyon ortakları erken seçim istemek zorunda kaldılar.
Ya sonra?
3 kasım 2002 Genel Seçimleri yapıldı.
MHP ve DSP,baraj altı kaldılar.ANAP da dağılıp gitti.
Buradan dan anlaşılacağı gibi,vatandaşlar,istikrar istiyorlar.Üçlü koalisyon olmadığına göre,
Vatandaş,AK Partiye teveccüh gösterdi.Bir kere de bunları deneyelim dediler.
Denenen AK Parti başarılı olduğu için,17 yıllık bir iktidar başarısını elde etmiş oldu.
Türk Siyaset tarihinde,şimdiye kadar görülmemiş bir siyasi partinin iktidar serüveni,günahı ve sevabı,AK Parti ile yaşanılmış oldu.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin vesayetinden,AK Parti sayesinde kurtarılmış olundu..
Geldik,15 TEMMUZ 2016 tarihine..
1966 yılından beri TSK içinde,devletin her türlü kurum ve kuruluşlarında teşkilatlanan,altı İBADET,ortası TİCARET ve en üstü de İHANET olan Fetullah yapılanması,esas darbeyi HUKUK içinde hukuk ile vurdular.Millet,bunların gerçek yüzünü 15 temmuz günü İstanbul Boğaz köprüsündeki,kalkışmayla görmüş oldular.
Bu kalkışmadan dolayı devletin kurum ve kuruluşlarında,herkes birbirlerinden şüphelenerek
Fetöcüler konusunda ihbarlar artmaya başladı.Daha sonra ise geliştirilen “FETÖMETRE” ile
Fetöcü asker,savcı,hakim,akademisyen,iş adamı,doktor kim varsa bunları tespite çalışıldı.
Kanun Hükmünde Kararnamelerle görevlerinden uzaklaştırılan ve kimileri ceza evinde, kimileri ise mahkeme kararı ile suçsuz olduklarına karar verilenler,kimileri de haklarında Savcılık SORUŞTURMASINA gerek duyulmamasına rağmen;açığa alınanlar…
Demokratik Hukuk Devletlerinde,HUKUK ADAMLARI hata yaparsa ,Adalet mekanizması çöker.İnsanların devlete karşı güvenleri sarsılır.
3 yıldır,maaş alamayan,yokluk içinde yaşamaya çalışan,eşlerinden ayrılan,çocukları ve aile birliği bozulan,hiçbir yerde iş bulmayan ve kendisine iş verilmeyen,masum,günahsız insanların VEBALİNİ kimler verecek?
APO’yu Türkiye’ye teslim edenler,bir ay sonra Fethullah Gülen’i,hastalığı bahane edilerek ABD’ye götürecekler.
Türkiye’de SİLAHLI DARBE asla olmaz.Hukuk ile DARBE yapacak olan,KRİPTO FETÖCÜLER olabilir,vardır da…
Bizim ömrümüz bu DARBELERLE Mİ geçecek? Bu fetöcü yapılanmayı Ülkenin ve milletin başına bela edenler,sadece CİA,MOSSAD ve M16 mı?
Peki,bizim MİT ne yapıyordu?
Bir daha söylüyorum,tekrar ediyorum..Türkiye’ye darbe yapılacak olursa,
HUKUK içinde HUKUKSUZLUKLA olacaktır..
YARGITAY,DANIŞTAY,SAYIŞTAY..Bir de yerel mahkeme başkanlarını ihmal etmeyin.
Millet,devleti için NEFER oldu ama,devleti yönetenler de;kurumlarını sahip çıksınlar..
DARBE! Afrika’ya özgü kalsın,AB’ne girmeye çalışan TÜRKİYE’YE yakışmıyor...