CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Ankara’dan başlattığı 25 gün süren ve Maltepe’de yaptığı mitingle sona eren Adalet Yürüyüşü dünya medyasında ilk sıralarda yer alırken, bizim medyada tam olarak hak ettiği yeri alamadığı inancındayım.
Denizli Ekspres ekibi olarak yürüyüşün belirli bölümlerini yerinden takip etme fırsatı bulduk, kortejle birlikte yürüdük, adalet mitinginde en önlerdeydik.
Yürüyüş boyunca medyada olumsuzluklar daha çok yansıtılsa da tepkiler o kadar güzeldi ki birkaç olumsuz tepki adeta okyanusta damla gibiydi.
Mesela Düzce’de yaşanan gübre olayı kadar yollara dökülen gülleri göremedik medyada. Kamuoyunda nasıl bir algı oluşturulduysa; bizim orada olduğumuzu bilen dost ve akrabalar sürekli ‘aman dikkat edin’ türünden uyarılar yaptılar. Oysa orası ülkenin herhangi bir yerinden çok daha güvenliydi bence.
Yürüyüş boyunca güvenlik güçlerinin aldığı önlemler son derece yerindeydi. Ayrıca kortej içinde görevli kişiler, (Genellikle milletvekilleri ve Ankara’dan itibaren yürüyen kıdemlilerden oluşuyor) ‘adalet sloganı dışında hiçbir şeye izin vermediler. Arada korteje tek tük tepki gösterenlere karşı ‘sadece alkış’ ya da ‘hak hukuk adalet’ sloganı atmaya izin vardı.
Kortej içinde ayağı sargılar içinde olanlar, koltuk değneğiyle yürüyenler diğerlerine de güç verdi. Özellikle yol kenarlarında korteji karşılaşan kalabalık kitlelerin destekleri insanlara yorgunluklarını unutturdu.
Mola yerlerinde vatandaşlar evlerinden su getirip yürüyüşçülere dağıttı. Tuzla’da bizi evine davet eden yaşlı teyzemiz, hepimizin kalbinde taht kurdu.
MİTİNG GÜNÜ
Yürüyüşün son günü (Kılıçdaroğlu’nun yalnız yürüyeceğini açıkladığı)3 kilometrelik sembolik bir yürüyüş ve miting programı vardı. Miting alanı saat 15’te açılacaktı bize verilen programa göre.
Ankara’dan itibaren yürüyenler, Kılıçdaroğlu’nun tek başına yapacağını söylediği yürüyüş için tepkiliydi ve bu nedenle çoğu miting alanına önceden gitmedi.
Son konaklama yerinde CHP’li belediyelerin temin ettiği tuvalet hizmeti veren Karavanlar vardı. Ancak gece saat 2’de yolların kapanması nedeniyle bu karavanlar su ve vidanjör desteği alamadılar ve sabah saat 7 gibi hepsinin kapısına kilit vurulmak zorunda kaldı. Kamp alanının karşısında bulunan Büyükşehir Belediyesi’ne ait tuvaletler ise kapalıydı.
Yolların erken saatlerde kapatılarak vidanjör ve tankerlerin geçişine izin verilmemesi vatandaşları miting alanına yönlendirdi.
Miting için Türkiye’nin 4 bir yanından gelen otobüslerin, miting alanına yaklaşmasına izin verilmedi. Vatandaşlar miting alanına en az 5 kilometre yürüdüler (Vapurla gelenler hariç).
KAÇ KİŞİ VARDI?
Alanın saat 15.00’te açılacağı ilan edildiği için biz erkenden gidelim dedik ve saat 12.00 gibi alana geldik. Sahnenin ön tarafından itibaren, alanın neredeyse yarısı doluydu.
Saat 16.00 gibi yapılan anonsta, güvenlik güçlerinden alınan bilgiye göre alanda 2 milyon kişi olduğu bildirildi. Zaten alan neredeyse dolmuştu o saatte ve insanlar vapurlarla ve yürüyerek akın akın alana gelmeye devam ediyordu.
Saat 17.00’de Kılıçdaroğlu yürüyüşün son 3 kilometresine başladı. İnatla onunla birlikte yürümek isteyen büyük bir grup da onunla birlikte yürüdü. Kortej miting alanına geldiğinde miting alanı çoktan dolmuştu ve neredeyse bir o kadar insan da dışarıda kalmıştı. Bu nedenle ‘asla yalnız yürümeyeceksin’ sloganını benimsedikleri için Kılıçdaroğlu’yla yürüyen grup da alana giremedi.
Miting sona erdiğinde ise hala alana gelmeye çalışan insanlar vardı.
Daha önce aynı yarda yapılan AKP mitinginde 2,5 milyon insan olduğu açıklanmıştı.
Emniyet müdürlüğü 1 milyon 750 bin olarak açıkladı.
İstanbul Valiliği: 175 bin
Abdurrahman Dilipak: 55 bin x 3 = 110 bin.
Melih Gökçek: İnanın merak edip bakmadım.
Bence Adalet Yürüyüşü amacına ulaşmıştır. Özellikle korteje ve alana CHP dahil hiçbir siyasi amblem alınmaması, ‘adalet’ dışında herhangi bir yazıya izin verilmemesi (bizim Denizli’den gelen ekibin getirdiği ‘adalet gari’ yazılarını sokabilmek için bile epey ter döktük), son derece olumluydu. Gerek kortejde. Gerek miting alanında en ufak bir provokasyon ya da hiçbir terör örgütünün sloganı duyulmadı.
Bu yürüyüşü organize edenler zaten pat diye adalet gelmeyeceğini biliyordu. İnsanlar için artık yeni bir umut var. Ama başlangıç olması açısından ve dünya basınında yer almasından dolayı son derece başarılı oldu. Artık bundan sonra yapılacak bir çok eylem bunun gölgesinde kalacaktır. Çünkü çıta çok yükselmiştir.